Fikirci Bey yazdı: YENİ ANAYASA

Boğaziçi eylemlerini değerlendiren Fikirci Bey, "Gezi kalkışması hayal ediyorsanız, polisi bilmem ama sivil halktan fena dayak yersiniz gibi geliyor bana." diye yazdı.

Fikirci Bey yazdı: YENİ ANAYASA

Türkiye’ye yeni bir anayasa gerekli mi?

Cevabı çok basit, geç bile kalındı…

Uzatılan barış elini ısırıp, çözüm sürecinde masaya tekme atmasalardı, darbe peşinde koşup Meclis'i bombalamasalardı, şimdiye çoktan yeni ve daha demokratik bir anayasaya kavuşmuştuk.

Demokratik reformlar açısından Türkiye’ye çok kıymetli bir on yıl kaybettirdiler.

Şimdi ise radikal bir sistem değişikliği yaşıyoruz. 2017 Nisan'ında kabul edilen başkanlık sistemi, 3 ay sonra uygulanmaya başladı. Kuşkusuz beklemeye gerek yoktu ama bazı yasal düzenlemeler de hazır değildi. Bir nevi deneme aşaması gibiydi yaşadığımız. Şimdi artık oturup neyin yanlış, neyin doğru gittiğini tartışmanın zamanı. Hükümet de zaten bu konuda bir reform belgesi hazırlamakta olduğunu ilan etti.

Sayın Cumhurbaşkanı “yeni anayasa” dedikten yarım saat sonra muhalefet bunu hemen “gündemi değiştirme çabası” olarak nitelendirdi.

Peki neydi o değişmesini istemedikleri çok kıymetli gündemleri?

Bir; CHP’nin içinden Kemalistleri çalıp parti kurmak,

İki; bir rektör ataması üzerinden öğrencileri sokağa dökmek ve yüz yıllık darbe dinamiklerini harekete geçirmek…

Başka? Yok.

Hala akıllanmadılar, o darbe mekaniğinin dişlileri artık yok. Ülkeyi yönetilemez hale getirmek için istikrarsız koalisyon hükümetleri lazım, ortalığı kana bulamak, faili meçhuller yaratmak için maaşını CIA’dan alan bir MİT lazım, endoktrine edilmiş militan bir gençlik lazım, kendi yurttaşına silah çekecek, Meclis'i esir alacak “asker” lazım.

Ama hükümet sağlam, siyasi istikrar var, MİT artık milli, gençlik o kadar saf değil, asker zaten PKK’yı önüne katmış, Suriye’den bile kovmaya çalışıyor. Azerbaycan’dan Libya’ya ortak savunma projeleri yürütüyor.

Nitekim o kadar veriyorlar gazı “aşağı bakma yukarı bak” diye ama 15 bin Boğaziçi öğrencisinden 500'ünü toplayamıyorlar. Topladıklarının yarısı da üniversiteli değil.

Bu solcuların eskiden de halkla araları kopuktu ama hiç bu kadar zaman dışı olmamışlardı. Dünya krizde, Amerikalılar 3 bin 3 bin, İngilizler bin bin ölüyor. Uluslararası ulaşım durmuş, ticaret minimumda, turizm sıfır. Türkiye bundan bir de çarpan etkisiyle daha ağır etkileniyor. İstihdam yerin dibinde, milyonlarca işçi asgari ücreti bile alamıyor, küçük esnaf kepenk açamıyor. Benim Boğaziçilimin aklına da Allah’ın evi Kâbe’nin içine şahmeran çizip, adice bir saygısızlığa imza atıp gay-lezbiyen haklarını savunmak, Demirtaş’a, Kavala’ya özgürlük istemek geliyor.

Allah aşkına bunun halkta bir karşılığı olabilir mi? Asıl konu olan “rektörümüzü kendimiz seçelim” talebinin bile halkta bir anlamı yok.

Yani size o ebleh gündemlerle ekmek çıkmaz, boşuna uğraşmayın. Hele hele yeni bir Gezi kalkışması hayal ediyorsanız kusura bakmayın, köprülerin altından çok sular aktı, yangına meşale ile gidecek FETÖ’cü polisler kendi canının derdine düştü şimdi. Polisi bilmem ama sivil halktan fena dayak yersiniz gibi geliyor bana.

Bırakın bu akronik işleri.

Ülkeye yeni bir anayasa lazım, taleplerinizi belirleyin diyeceğim ama yine aynı şey olacak. Daha önce de anayasa çalışması için toplantılar yapılacağı zaman pek “Kemalist” teyzeler “Biz türbanlılarla aynı masaya oturmayız” deyip defolup gitmişlerdi. Aleviler için açılım çağrısı yapıldığında neredeyse hükümetle masaya oturanları düşkün ilan edeceklerdi. Çözüm sürecinde ortalığı nasıl kana bulayıp çözümü imkânsız hale getirdikleri zaten malum.

Hem sürece katkıda bulunmayacaklar hem de hazırlanan anayasaya hayır diyecekler.

Kendileri bilir. Başkanlık sistemine geçeli 3 yıl oldu, hala eski sisteme dönmek isteyen muhalefetin anayasaya nasıl bir katkıda bulunacağı zaten şüpheli.

Kervan yürümek zorunda ve referandumla gelen başkanlık sistemi ayağına bağ olan eski düzenlemeleri değiştirmek ve kurumsallaşmış yapısını yazıya geçirmek zorunda.

Yine “Durmak yok, yola devam”

@kalemciler