Hazreti Ali'nin 100 SÖZÜ

Her biri bin kelimeye denk..

Hazreti Ali'nin 100 SÖZÜ

Zaman Gazetesi yazarı Abdullah Aymaz, Hz. Muhammed'in yeğeni ve damadı, İslam'ın 4. halifesi, Hz. Peygamber'in "ilmin kapısı" dediği, "Allah'ın Aslanı" Hazreti Ali'nin derlenen yüz sözüne köşesinde yer verdi.

HER BİRİ BİN KELİMEYE DENK..

Çağının büyük âlimlerinden Câhız (Ö. 869), "ilim şehrinin kapısı" Hz. Ali'nin hikmetli sözleri arasında "her biri bin kelimeye denk" yüz sözü derlemiş.

Bu özlü cümleleri, Harizmşahlar devletinin meşhur şair ve yazarlarından Reşîdüddîn Vatvat (Ö. 1182), "Matlûbü Külli Tâlib, min kelâmi Emîr'il-Mü'minîn Ali bin Ebî Tâlib" adıyla Farsça olarak tercüme edip izah etmiş. Sonra da bu eseri önce Harizmşah Atsız'a, daha sonra da bazı ilâvelerle Sultanşah Ebü'l-Kâsım Mahmud bin İl Arslan'a ithaf etmişti. Tanınmış Osmanlı tarihçisi ve Şeyhülislamı Hoca Sâdeddîn Efendi'nin oğlu Abdülaziz Efendi, bu eseri, Sultan I. Ahmed'in isteği üzerine Türkçeye çevirdi ve ona "Gül-i Sad-berg" adını verdi. Bir fazilet rehberi, adâb-ı muâşeret kılavuzu ve siyasetnâme sayılabilecek kitapta, çeşitli konulara dair hikmetli düşünce, tecrübe ve tavsiyeler yer almakta: insanlar, kötülüklerden sakındırılarak iyiliklere özendirilmektedir. İşte bu güzel eseri, Prof. Dr. Âdem Ceyhan da lâtin harfleriyle günümüz Türkçesine çevirerek istifademize hazır hâle getirmiştir.

Bu sözlerden bazıları:

KİŞİ, DİLİNİN ALTINDA GİZLİ

Kişi dilinin altında gizlidir. (Konuşsa hemen belli olur: Eğer sözü akla uygunsa akıllı deriz; uygun değilse bilgisiz...)

Dili tatlı olanın, dostu çok olur. (İnsanın dili tatlı olursa, halk içinde dostları çoğalır... Ama dili sert ve kırıcı olsa, köleleri, hizmetçileri bile sevmez onu.)

İYİLİKLE HÜRLER, KUL KÖLE EDİLİR

İyilikle hürler, kul köle edilir. (Eğer huzurunda dünya reislerinin baş eğmesini istersen, gücün yettiği kadar insanlık et. Hür, insanlıkla bende olur, bağlanır sana.)

Cimrinin malını, felâket veya vârislere müjdele!.. (Mal toplayan cimri, ondan faydalanmaya muktedir olamaz. Ya hayatında elinden aldırır veya ölür, malı mülkü sonunda mirasçılara kalır.)

Bela sırasında sabırsızlıkla sızlanmak, musibeti artırır. (Musibet günlerinde sabır ve tahammül, Allah'ın büyük mükafatını gerektirir. Belâlar, musibetler sırasında bağırıp çağırma ise, acı veren bir cezayı kendine çeker.)

İNTİKAMLA EFENDİLİK OLMAZ

İntikamla efendilik olmaz. (İntikam sıfatı, insandan büyüklük devletini, nimetini ve itibarını boşa çıkarır. Öç almayı ve kini bırakan, böylece, derece yüksekliğini ve ululuğunu elde eder...)

Danışmayı terk etmekle doğru bulunmaz. (Danışma doğru yolun kılavuzudur. Danışma, bütün işlerde gereklidir. Danışmayan hata eder.)

DİL NEYE ALIŞIRSA SENİ ONA ZORLAR

Dilini neye alıştırırsan, seni ona zorlar. (Yani dilini mutlaka kötülükten men edip iyi şeylere alıştırman gerekir. Çünkü çok nazik bir yerde, alışkanlığına binâen dilden uygun olmayan bir lâf çıkmakla sahibi ondan zarar görebilir ve söz söyleyenin gönül pınarı, dertlerin çıkması tasasıyla bulunabilir.)

Kalabalık arasında öğüt vermek, azarlamak ve rezil etmek demektir. (Eğer bir kimseye nasihat etmek istersen, gizli et. Gizli öğüt, nasihatlerin en güzelidir.)

AKIL TAMAM OLDUĞUNDA SÖZ AZALIR

Akıl tamam olduğunda, söz azalır. (Akıl ve anlayışı az olan kişinin âdeti, gayet çok konuşmaktır. Eğer insanın aklı ve anlayışı fazla olursa, sözleri azalır.)

Rahatlık, beklentisizlikle elde edilir. (Kalbini ümit ipine bağlasan, hatırın daima kederli, tasalı olur. İnsanlardan beklentini kestiğinde, bütün rahat sana müyesser olur.)

Prof. Dr. Adem Ceyhan'ın "Türk Edebiyatında Hz. Ali Vecizeleri" isimli hacimli bir kitabı daha var. İnsanlarımız böyle değerli araştırmalar ışığında, farklı anlayışlarda da olsa birbirlerine daha hoşgörülü ve anlayışlı bir gözle bakacaklardır. Çünkü kitabî bilgiler hepimizi kök birliğine götürecektir.