Hatay Valiliği, ilk aşamada maddi zararların karşılanması için 7.5 milyon liralık bir bütçe kullanmayı planlarken, patlamanın gerçekleştiği çevredeki işyeri ve binalardaki hasarlar da ortaya çıkıyor. Belediye ve PTT binası çevresindeki işyerleri yaralarını sarmaya çalışırken, ilçedeki camcı esnafı siparişlere yetişmekte zorlanıyor.
İlçedeki birçok işyeri ve mağazanın patlamada camlarının kırıldığını ve işyerlerinin kullanılamaz hale geldiğini anlatan camcı Mehmet Dilmaç, "Patlamadan sonra enkaz kaldırma çalışmalarıyla birlikte ilçemizde hayat normale dönüyor. Temizliğin yapılmasıyla ne kadar büyük hasar gördüğümüz de ortaya çıkıyor. İşyeri ve mağazalar vitrinlerini yaptırmak ve işyerlerinin girişini düzenlemek için cam taktırmak istiyor. Ancak o kadar çok talep var ki, siparişlere yetişemiyoruz" dedi. Camcı Zeki Arıkoğlu da, "İlçemizdeki iş hacmine göre elimizde malzeme bulundurduğumuz için bu kadar büyük talebe yetişmemiz imkansız" diye konuştu.
Züccaciye satışı yapan esnaf Faruk Çelik de, ikinci patlamanın yaşandığı PTT binasına 300 metre uzaklıktaki işyerinin patlamadan büyük hasar gördüğünü belirterek, esnafın bu olaydan sonra mağdur olduğunu ve kendi imkanlarıyla yaralarını sarmaya çalıştığını söyledi.
Reyhanlı'daki patlamada yaralanan 19 yaşındaki Ayten Çalım da tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Genç kızın ölüm haberiyle, ölü sayısı 51'e yükseldi.
17'si ağır 48 yaralının tedavisinin sürdüğü patlamalarla ilgili İçişleri Bakanı Muammer Güler, 9 kişinin gözaltına alındığı olaylarda, şüphelilerin ifadesi doğrultusunda yapılan çalışmalarda 4 kişinin daha gözaltına alındığını açıkladı. 13 kişinin Hatay Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorguları sürüyor.
SURİYELİLER ÜLKELERİNE DÖNÜYOR
İlçede yaşayan bazı Suriyeliler, yaşadıkları bölgelerde bir tehlike kalmadığı gerekçesiyle ülkelerine dönüyor. Cilvegözü Sınır Kapısı'nda, 'Gönüllü Geri Dönüş İstek Formu' dolduran Suriyeliler, Türkiye'deki olaylardan sonra yaşadıkları tedirginlik nedeniyle, özel araçları ve belediyenin tahsis ettiği otobüslerle Suriye topraklarına geçiyor.
Yetkililer, bugün sabah saatlerinden itibaren 150 kişilik Suriyeli grubun sınırdan geçerek ülkelerine dönüş yaptığını, dönüşlerin devam ettiğini söyledi. Bab-El Hava Sınır Kapısı'ndaki muhalifler ise Türkiye'ye geçişleri sıkı kontrol altına aldı. Türkiye'nin uyarısı üzerine muhalifler, geçerli gerekçesi olmayanların Türkiye'ye geçişine izin vermemeye başladı.
900 SIĞINMACININ BARINDIĞI BİNA BOŞALTILDI
Öte yandan, ilçedeki eski bir düğün salonunda 900 Suriyeli sığınmacının yaşadığı bina da boşaltıldı.
Burada kalan Suriyeliler bir ara ortaya çıkan taşkınlık sırasında binanın taşlanması üzerine korktukları için tahliye ederken, resmi görevliler de boşaltma sırasında kendilerine yardımcı oldu.
YARDIM TASLAĞI HAZIRLANDI
Terör saldırılarında yaşamını yitirenlerin ailelerine devlet tarafından maaş bağlanması ile ilgili yasanın bir benzerinin Reyhanlı'daki patlamada yaşamını yitirenlerin yakınlarının da bu haklardan yararlanması için hazırlanan tasarı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Bunun yasalaşması halinde Reyhanlı'daki çifte patlamada yaşamını yitirenlerin yakınlarının da devletin idari ve maddi yardımından yararlanabileceği, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin tarafından açıklandı.
Reyhanlı'daki patlamada yaralanarak tedaviye alınan ve bugün hayatını kaybeden 19 yaşındaki Ayten Çalım'ın sosyal paylaşım sitesindeki sayfasında yaptığı paylaşım yürek dağladı.
Sanatçı Gülşen'in son günlerde dillerden düşmeyen, 'Yatcaz kalkcaz hooop ordayız' şarkısına atıfta bulunan Ayten Çalım'ın sayfasında, mezarlık fotoğrafı üzerindeki, 'Yatcaz kalkcaz, yatcaz kalkcaz, yatcaz kalkcaz, hooooop ordayız' sözlerine, 'Yalan mı?' yorumu yapması dikkat çekti. 4 Mayıs'ta yaptığı paylaşımdan 7 gün sonra meydana gelen patlamada ağır yaralanan Ayten Çalım, 3 gün yaşam mücadelesi verdiği hastanede yaşamını yitirdi. Ayten'den geriye, facebook'ta yaptığı paylaşımlar kaldı.
Genç kız hayata dair yaptığı başka bir paylaşımda ise şu sözleri yazdı:
"Ee'si öyle be Hayat! Senin içinde yuvarlanıp gidiyoruz. Sayende bazen ağlayıp, bazen gülüyoruz. Durup, durup kendimize sorular soruyoruz. Cevabını bilsek de, bilmemezliğe veriyoruz. Sen nasılsın be hayat. Var mı bize oynayacağın yeni bir oyun. Var mı bize göstereceğin başka bir yolun. Ya da söyle ne zaman gelecek sonun."
