Yaz ayları geldiğinde, iç mekanları serin tutmak çoğu kişinin önceliği haline geliyor.
Fanlar ve klimalar yaygın çözümler olsa da, atalarımızın geliştirdiği ucuz ve güvenli teknikler, günümüzde yeniden ilgi görüyor.
1950’lerde popüler olan ve kırışmayan yöntemler, evinizi hem ekonomik hem de doğal yollarla serin tutmanıza yardımcı oluyor.
Bu teknikler, sadece serin kalmayı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda enerji tasarrufu ve sağlıklı bir yaşam alanı sunuyor.

ESKİLER KLİMADAN ÖNCE BUNU KULLANIYORDU
1930’lar ile 1960’lar arasında Fransa’da yazlık evlerde, serinliği korumanın geleneksel bir yolu vardı.
Evler genellikle fayans veya döşemelerle kaplanır, pamuk, jüt, bambu ve deniz suyu gibi doğal liflerden yapılmış ince halılar kullanılırdı. Bu halılar, hava dolaşımına izin verirken, sıcak karoya basmayı önlerdi. Masaların altına, pencere kenarlarına veya verandalara yerleştirilen halılar, yaz boyunca tavan arasında saklanırdı.
Doğal elyaf halılar, yün veya kadife halıların aksine nefes alır, su geçirmez ve neme dayanıklıdır. Hem iç hem de dış mekanlarda kullanılabilen bu ürünler, zemini serin tutar, ısı depolamaz ve hafif oldukları için bakımları da kolaydır. Ayrıca ortam havasını temizleyerek kurak dönemlerde nemi emer ve geri kazandırır.
Zamanla bu gelenek modern evlere taşındı. Günümüzde birçok dekorasyon markası, çevrimiçi ve mağazalarda doğal elyaf yaz halıları ve paspasları sunarak serinlik ve estetiği bir araya getiriyor.