Deodorantın bilinmeyen kullanım alanları
Özel İçerik

Gün içerisinde ter oluşumunu engellemek için kullandığımız deodorantlar kötü kokuların önüne geçebilen bir kurtarıcı adeta. Dünya pazarında oldukça geniş yer kaplayan bu kozmetik ürünü, günlük bakım için vazgeçilmez olma özelliğini devam ettiriyor. Çoğu insanın koltuk altlarındaki ter ve kötü kokuyu azaltmanın bir yolu olarak kullandığı deodorantın farklı kullanım alanlarını keşfettiğinizde, yanınızdan ayırmayacaksınız bizden söylemesi…

Deodorantın bilinmeyen kullanım alanları

1. AYAK KOKUSUNU ÖNLEMEDE

Tüm gününü ayakkabısıyla geçiren insanlar, terli ayakların verdiği mücadeleyi bilir. Bu ter, bakterilerin yarattığı son derece kötü bir kokuya dönüşebilir. Ayaklarınıza iyi bir hijyen sağlamanın yanı sıra, üzerlerine biraz deodorant da püskürtebilirsiniz. Onları daha taze ve kuru kalarak daha uzun süre teri uzak tutacaktır.

2. GÖĞÜS BÖLGESİNDEKİ TERLEMEDE

Büyük göğüslü kadınlar genellikle göğüs bölgelerinin altında terleme sorunuyla karşı karşıya kalırlar. Göğüslerinizin altına deodorant kullanarak daha uzun süre kuru tutmayı başarabilirsiniz. Eğer deodorantın içinde bulunan kimyasalların cildinizde tahrişe sebep olmasından endişeleniyorsanız, alüminyum içermeyen bir antiperspirant seçebilirsiniz. Aktif kömür, vücudumuzun ürettiği nemi yakalamakta harika bir iş çıkarıyor olacaktır.

3. BACAKTAKİ TAHRİŞİ EN AZA İNDİRME

Bacaklarımız aşırı sıcak havalarda, şeker hastalığı ve anksiyete gibi çeşitli durumlardan dolayı terleyebilir. Bu aşırı terleme kaşıntıya, tahrişe ve sürtünmeye neden olabilir. Bu nedenle, kot pantolonu giymeyi tercih etmek akıllıca bir seçenek olacaktır. Bu yüzden iç uyluklarınıza biraz deodorant sürmek hayat kurtarabilir. Seçtiğiniz deodorant alüminyum klorür içermelidir. Kadınların özel, hassas bölgelerine deodorantla dokunmamaya son derece dikkat etmeleri gerekir.

4. AYAKKABI YARALARININ ÖNÜNE GEÇME

Bazen ayaklarımız ve özellikle topuklarımız yeni ayakkabılara alışmak için fazladan zamana ihtiyaç duyar. Genellikle sürtünmeden dolayı kabarcıklar oluşur ve bu da yeni satın aldığımız ayakkabılarımızı giymemizi acı verici hale getirir. Deodorantın işe yarayabileceği yer burasıdır. Topuklara az miktarda uygulayarak sürtünmeyi ve dolayısıyla ağrı ve kabarcıkları en aza indirebilirsiniz.

5. TIRAŞ LOSYONUNUN YERİNE

İnsanların bacaklarını, bikini bölgesini ve koltuk altlarını tıraş ettikten sonra kızarıklık veya tahriş yaşamaları oldukça yaygındır. Elinizde aloe vera yoksa, deodorant çubuğunuzu kapabilirsiniz. Kaşıntıyı yatıştıracak ve kızarıklığı 2 gün içinde tedavi edecek kokusuz bir deodorant tercih etmelisiniz. Alkol içeren ürünlerden uzak durmaya çalışın ve nemlendirici özelliklere sahip bir deodorant bulun.

6. SİVRİSİNEK ISIRIKLARINDA

Çoğu insanın ilk içgüdüsü can sıkıcı sivrisinek ısırıklarını kaşımaktır. Ancak, sivrisinek ısırıklarına buz küpü ya da kolonya uygulamak daha etkili bir yöntemdir. İkincisi bir seçenek ise, roll-on deodorantınızı alıp etkilenen bölgeye uygulamak olacaktır. Deodorantlar, kaşıntı ve kızarıklığı azaltan alüminyum klorür içerir.

7. OJE ÇIKARMANIZA YARDIMCI OLARAK

Çoğu oje çıkarıcı, çok sık kullanıldığında tırnaklarınızı ve tırnak etlerinizi kurutabilen bir kimyasal olan aseton içerir. Bu nedenle, bir dahaki sefere ojenizi çıkardığınızda sprey deodorantınızı denemek isteyebilirsiniz. Yapmanız gereken tek şey, çok yakın mesafeden tırnaklarınıza püskürtmek ve ardından boyayı pamukla ovalamaktır. Biraz zaman alabilir veya ikinci kez tekrarlamanız gerekebilir, ancak en azından aseton gibi zararlı kimyasallardan uzak durursunuz.