Pandemide insülin direnci sorunları arttı
DHA

Salgının seyriyle birlikte hareketsiz bir yaşam tarzı belirgin olarak arttı. Beslenme düzenindeki değişikliklerle beraber birçok insanda obezite ve bunun sonucu olarak insülin direnci gelişti.

İnsülin direncinin kilolu olmaya veya kilo alımına neden olmadığını, tam tersi, kilolu olmak veya kilo almanın insülin direncine neden olduğunu vurgulayan Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Safiye Arık, normal kiloya dönüldüğünde insülin direncinin düzeleceğini söyledi. Arık, insülin direncinin nedenlerini ve belirtilerini sıralayarak tedavi hakkında bilgi verdi.

Pandemide insülin direnci sorunları arttı

GÖBEK YAĞI İNSÜLİN DİRENCİNE NEDEN OLUYOR

İnsülin hepimizin vücudunda doğuştan var olan, basit olarak ifade edersek, pankreastan salgılanan ve kan şekerini düşüren bir hormondur. Etkisinin azalmasında ve eksikliğinde şeker hastalığı meydana gelmektedir. İnsülin direnci ise insülinle meydana gelen kan şekeri düşüklüğü derecesindeki azalmadır, yani kan şekerini yeterli düzeyde düşürmek için daha fazla insülin gerekir.

İnsülin direncinin en sık görülen nedeni obezitedir. Obezite ilişkili insülin direncinin sonuçları şunlardır:

- Açlık şekerinde yükseklik (şeker hastalığı olmadan)

- Şeker yükleme testinde 2. saat şekerinde yükseklik (şeker hastalığı olmadan),

- Şeker hastalığı (tip 2)

- Kan yağı (trigliserid) yüksekliği

- İyi huylu kolesterol (HDL) düşüklüğü

- Tansiyon yüksekliği

- Şeker hapı veya insülin kullanan kişilerde şeker düzeylerinin yükselmesi,

- Kalp-damar hastalığı

- Polikistik over sendromu

- Alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığı

- Meme, kalın bağırsak, rahim kanseri gibi bazı kanserler

Obezite, özellikle de abdominal obezite dediğimiz göbek bölgesindeki yağlanma insülin direnci ile yakın ilişkilidir. Başlangıçta pankreasımız salgıladığı insülin miktarını arttırarak bu durumu, yani insülin direncini, kompanse eder, düzeltir. Obezite ilişkili birçok insülin direnci olan hastada kan şekerleri normaldir veya hafif yüksektir. Fakat birçok hasta sonuçta bu düzeltmeyi, bu kompansazyonu, devam ettiremez ve sonuçta şeker hastası (tip 2) olur.

Pandemide insülin direnci sorunları arttı

İNSÜLİN DİRENCİ TEDAVİSİ

Tedavinin temelini kilo kaybı ve fiziksel aktiviteyi arttırmak oluşturur. Ayrıca Metformin etken maddeli ilaçlar diyabet gelişiminin önlenmesinde etkilidir ancak diyet ve egzersiz kadar etkili değildir. Bu yüzden asıl tedavi kilo kaybı ve egzersizdir.

Akdeniz diyetinin bu grup hastalarda etkili ve sürdürülebilir olduğu kanıtlanmıştır. Kişiye özel egzersiz programları ile diyet aktivitesi desteklenmelidir. Bu konuda orta düzeyde kardiyo grubu aerobik egzersizlerin etkinliği kanıtlanmıştır. Tempolu yürüyüş, düşük tempo jogging, yüzme, bisiklet gibi nabzı belli düzeyde arttırabilen ve devamlılığı olan egzersizler önerilebilir. Bununla birlikte kalp-damar hastalıklarının riskini azaltmaya yönelik olarak kan basıncı yüksekliği ve kolesterol yüksekliği de tedavi edilmelidir.

Metformin ve pioglitazon, yüksek riskli hastalarda, insülin direncini düzeltmek ve şeker hastalığı gelişimini azaltmak amaçlı kullanılabilir.

Pandemide insülin direnci sorunları arttı

İNSÜLİN DİRENCİ BELİRTİLERİ

İnsülin direnci gelişen vücutta hücreler kandaki glukozu normal şekliyle alıp kullanamaz. Vücudumuz bu durumun üstesinden gelebilmek için pankreastan salgılanan insülin miktarını artırır. Yani kanımıza normalden fazla miktarda insülin salgılanır.

Aşırı artan insülin kandaki glukozun hücrelerin içerisine girişini hızlandırır, kan şekerimiz normal düzeylerin altına düşmese bile hızlı tüketildiği için yemeklerden sonra halsizlik, şekerli gıda tüketme ihtiyacı ve özellikle yemekten birkaç saat sonra aşırı acıkma, sinirlilik, uyuşmalar, çarpıntı, baş ağrısı, el ayak titremesi gibi belirtiler gösterebilir.

Pandemide insülin direnci sorunları arttı

DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTALAR

Hemen herkes zaman zaman strese maruz kalır. Ancak sürekli stres altında olan kişilerde stres hormonları olan adrenalin ve kortizol daha fazla salgılanıyor. Bu hormonlar da insülin direncini kolaylaştırıyor.

Bunlara özellikle dikkat edilmelidir:

- Kahvaltıda hamur işleri ve bol kalorili yiyecekleri tercih etmemek; mümkünse peynir, zeytin, domates, salatalık gibi kahvaltılıkları tüketmek.

- Öğle yemeklerini dışarıdan sipariş etmek yerine, sağlıklı bir öğün hazırlamak, salata, çorba, ızgara tercih etmek.

- Tatlı tüketimini en aza indirmek tüketilecek ise de hafif tatlıları tercih etmek.

- Çay ve kahve tüketimini sınırlamak, oralet veya meşrubatları tercih etmemek.

- Günde 1,5-2 litre su içmek.

- Çalışma esnasında mümkün olduğunca hareketli olmak, gün içinde basit egzersizler uygulamak.

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)