Salgında bel ve boyun sorunları arttı
DHA

Bel ve boyun ağrılarının, üst solunum yolu enfeksiyonlarından sonra dünyada en yaygın iş ve güç kaybına neden olan ikinci hastalık olduğunu ifade eden Beyin Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Cem Dinç, evde ergonomik olmayan koltuklarda masa başı çalışmanın yoğunlaştığı, hareketsiz ev yaşantısının arttığı ve egzersiz alanlarının kısıtlandığı salgın döneminde bel ve boyun sorunlarının büyüdüğünü söyledi.

Omurga rahatsızlıklarına yol açan pek çok hastalık olduğunu belirten Prof. Dr. Dinç, genetik özellikler ya da doğumsal hastalıklar gibi değiştirmesi mümkün olmayan faktörlerin yanında, hastaların çoğunun hayattaki yanlış tercihlerinin omurga rahatsızlıklarında etkili olduğunu söyledi. Çevresel faktörler, hareketsizlik, yanlış beslenme, obezite, sigara, yaşam şekli, spor ve iş hayatı gibi birçok faktörün omurganın yapısını bozduğunu ifade eden Prof. Dr. Dinç, bu durumun bel ve boyun fıtığı başta olmak üzere birçok omurga hastalığın gelişmesine zemin hazırladığını söyledi.

Salgında bel ve boyun sorunları arttı

SPORU ALIŞKANLIK HALİNE GETİRİN

Pandemi döneminde evde egzersizin önemine vurgu yapan Prof. Dr. Dinç, önemli olan noktanın omurganın postürüne uygun yaşamaya ve çalışmaya gayret etmek ve egzersiz yaparak kas dokusunu güçlendirerek omurgaya destek olmasını sağlamak olduğunu belirtti.

Spor alanların kısıtlandığı bugünlerde evde hafif ve orta şiddetli egzersiz yapmanın alışkanlık haline getirilmesi gerektiğini ifade eden Dinç, "Günde en az yarım saat yürümeli, sporu sırt ve boyun bölgesini güçlendiren egzersiz hareketleriyle tamamlamalıyız” önerilerinde bulundu.

Salgında bel ve boyun sorunları arttı

FITIK, AĞRISIZ DA BÜYÜYEBİLİR

Fıtığın en önemli belirtisinin şiddetli ağrı olduğuna dair halk arasındaki yanlış bir inanış olduğunu ifade eden Prof. Dr. Dinç, fıtığın ağrısız da büyüyebileceğine dikkat çekerek, "Herhangi bir ağrı yakınması olmayan, sağlıklı 30 ila 50 yaş arasındaki grupta rastgele çekeceğimiz bel-boyun MR’ında sıklıkla fıtığa rastlamak mümkün. Burada önemli olan fıtığın büyüyerek, omurilik ya da bir sinir köküne baskı yapıp yapmamasıdır. MR’da gördüğümüz radyolojik tanının klinik yansıması varsa bu sorun bel ve boyun hastalığıdır” şeklinde konuştu.

Tedaviye rağmen ağrının geçmediği ya da kuvvet kaybına neden olan fıtıkların çok büyük bir bölümünün cerrahi müdahale gerektirdiğini açıklayan Dinç, ameliyat gereken bel fıtıklarının çok büyük kısmının bacağa, boyun fıtıklarının ise kola yayılan ağrılara neden olduğunu söyledi.

Boyun ağrılarının sırta, kürek kemiklerinin arasına doğru yayılmasının bu hastalar için kaçnılmaz olduğunu belirten Dinç, "Cerrahide amaç, yaşam konforunu düşüren bacağa ve kola yayılan ağrıları ortadan kaldırmaktır." dedi.

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)