Tiroid fırtınası, kalıcı hasarlara neden olabiliyor

Hormon salınımlarındaki artışın çok hızlı ve bol miktarda kana verilmesi durumunda ‘tiroid fırtınası’ yaşanılabileceğini ifade eden Prof. Dr. Erhan Ayşan, önemli uyarı ve tavsiyelerde bulundu.

Tiroid fırtınası, kalıcı hasarlara neden olabiliyor

Tiroid hormonları, sindirimden konuşmaya ve hatta düşünme ve algılamaya kadar vücutta birçok farklı fonksiyonda belirleyici rol oynuyor. Tiroid bezinin az ya da çok çalışması durumunda ise hipotroidi ve hipertiroidi tabloları ortaya çıkabiliyor. Toplumun çok büyük bir bölümünü etkileyen bu sağlık sorunları, farklı hastalıklarla da karıştırılabiliyor.

Tiroid belirtileri konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirten Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, özellikle tiroid hormonlarının aniden ve çok fazla kana verilmesi durumunda ortaya çıkan ve tiroid fırtınası olarak tanımlanan tablonun oldukça ciddi sonuçlar doğurması açısından ayrı bir önem taşıdığının altını çizerek önemli uyarı ve tavsiyelerde bulundu.

Tiroid fırtınası, kalıcı hasarlara neden olabilir

İÇ ORGANLARA ZARAR VERİYOR

Tiroid fırtınası, bazen dışarıdan görülebilecek bulgular verirken bazen de dışarıya hiçbir bulgu vermeden iç organlara zararlar vererek ilerler. Bu hasarlar içinde ilk sırayı kalp ve beyin alacaktır. Kalbin hızlı atmasına bağlı ritim bozuklukları ve ani kalp durması gelişebilir. Beyin damarlarında çatlamalara bağlı beyin kanamaları görülebilir. Ortaya çıkacak organ hasarları hastanın yaşına ve var olan ek hastalıklarına bağlı olarak değişir. İleri yaşlardaki hastalarda iç organ hasarları daha erken görülür. Ek hastalığı olan kişilerde, örneğin kalp yetmezliği olan bir kişide tiroid fırtınasının kalp üzerindeki etkileri çok daha erken ve çok daha şiddetli yaşanabilir.

Tiroid fırtınası durumunda çoğu hastanın farkında olmadığı bir tiroid hastalığı bulunur ancak bu bir kural değildir. Tiroid fırtınası, yeni başlamış bir tiroid hastalığının ilk bulgusu da olabilir.

Tiroid bezinin fazla çalışmasına, fazla T3 ve T4 hormonu üretmesine hipertiroidi denir. Graves hastalığı ise hipertiroidinin en sık sebebidir. Aslında tiroid fırtınası bir tür hipertiroididir ancak bu tabloda T3 ve T4 hormonlarının üretimi hem çok daha fazladır, hem de tablo çok daha ani gelişir. Bununla birlikte tiroid bir endokrin organdır ve her endokrin organ gibi stresten çok çabuk etkilenir. Gebelik de bir strestir ve tiroid hastalıklaır ile birlikte tiroid fırtınasını da tetikleyebilir. Bulgu vermeyen tiroid fırtınası ise birçok hastalıkla karıştırılabilir. Bu sebeple gereksiz tomografiler, MR’lar, anjiyografiler, endoskopilere sık rastlıyoruz.

Tiroid fırtınası, kalıcı hasarlara neden olabilir

TİROİD FIRTINASI BELİRTİLERİ

Tiroid fırtınası tablosunun en erken ve en belirgin bulgusu çarpıntıdır. Sol göğüs bölgesinde kalp atışlarında bariz artış hisseden hasta bu durumu, ‘adeta kalbim dışarı çıkacakmış gibi oluyor’ şeklinde anlatıyor. Bu sırada nabız sayısında artış yaşanır ve nabız ritmik değildir. Bazen nabız vuruşlarının arası açılırken bazen de bu araların kısaldığı görülüyor. Sürekli olarak yaşanan nabız artışı özellikle geceleri çarpıntıyla birlikte uyku bozukluklarına neden olur. Özellikle de nabız sayısını artıran fiziksel aktivitelerde bu sayı daha da artarak hastayı çok ciddi şekilde rahatız eder. İnsanlar çarpıntıyı hemen fark ederler ve bunun bir kalp hastalığı olduğunu zannedip kardiyoloğa başvurabiliyor.

Tiroid fırtınasının bir diğer belirtisi ise tansiyon yüksekliği ve buna bağlı yaşanabilecek baş ağrısıdır. Bu durum özellikle yüksek tansiyonu olan ileri yaştaki hastalarda hayati risk oluşturabilir. Bu kişilerde damar sertliği de olduğu için damarlar yükselen kan basıncına dayanmayarak çatlayabilir ve beyin kanaması görülebilir. Yaşanan bu durum da hayati risk oluşturan acil bir durumdur.

Uyku bozukluğu, geceleri sık sık uyanma, sıcaktan rahatsız olma hastalarda sık karşılaştığımız bulgular arasındadır. Dolayısıyla soğuk havalarda ince kıyafetlerle dolaşan ve üşümediğini ifade eden kişilerin bir endokrin uzmanına başvurmalarında fayda var. Bununla birlikte, diyet yapmadan hızla kilo verilmesi de bir diğer bulgudur. 'Yiyorum ama kilo almıyorum' ifadesi birçok kişiyi mutlu edebilir ama bu kişilerde bir tiroid fırtınası yaşanıyor ve metabolizmanın hızlanmasına bağlı iç organlar ciddi şekilde yoruluyor olabilir. Bu kişiler ileride ciddi organ yetmezlikleri ile baş etmek zorunda kalabilirler. Tuvalet alışkanlığında değişiklik, sık tuvalete çıkma, ishal atakları sindirim sistemiyle ilgili olarak görülebilen diğer bulgulardır.

Tiroid fırtınası tablosu, kişilerin fizyolojik yapısıyla birlikte psikolojik durumunu da etkileyebilir. Bu hastalarda duygusal bozukluklar, depresyon (içe kapanma) ya da sinirlilik (anksiyete) de görülebilir. Yıllardır tanıdığınız, kişisel özelliklerini, huylarını bildiğiniz birinin davranışlarında değişiklikler olması, sizinle paylaşımlarını azaltması ya da tam tersine gereksiz şeylere kızıp sinirlenmesi de tiroid fırtınasını düşündüren unsurlar arasındadır.

Tiroid fırtınası, kalıcı hasarlara neden olabilir

TİROİD FIRTINASI TANI VE TEDAVİSİ

Tiroid fırtınası tanısı laboratuvar testleriyle konulabilir. Öncelikle şikâyetler ortaya çıkınca mutlaka bir sorunun varlığının şüphe edilerek hekime başvurmak gerekir. Yapılan laboratuvar incelemelerinde T3 ve T4 hormonlarının çok yüksek bulunması, TSH hormonunun düşük olmasıyla tanı konulur. Bununla birlikte hastaya mutlaka tiroid ultrasonu yapılmalıdır. Tiroid bezinin tamamı hızlı çalışıyor olabilir ya da tiroid bezinde çok çalışan bir nodül vardır ve hastalığın nedeni bu nodüldür. Ultrasonla birlikte tüm bilgilere ulaşılabilir. Dolayısıyla hem hastalığın nedeni, hem de tedavi yöntemi hakkında bilgi vereceği için ultrason mutlaka yapılması gereken bir tanı yöntemidir.

Tiroid fırtınasında tedavinin ilk basamağını ilaçlar oluşturuyor. Sonraki süreçlerde ise tedavide farklı seçenekler uygulanabiliyor. Elimizde tiroidden salgılanan hormonları bloke edecek güvenilir ilaçlarımız var. Bunların doğru dozlarda başlanması birkaç gün içinde hastayı rahatlatacağı gibi, iç organları da fırtınanın etkilerinden korur. Daha sonraki süreçte tedaviye ilaçla, radyoaktif iyotla (atom tedavisi) ya da ameliyatla devam edilebilir. Bu seçeneklerden hangisinin uygulanacağına endokrin uzmanı karar vermelidir. Tiroid fırtınası tekrarlayabildiği ve bu nedenle ilk tanı aşamasında doğru bir tedavi başlanmalı ve takipler aksatılmamalıdır.