Michael Jackson, Paris Hilton gibi isimlerle çalışan, ünlü futbolcu Cristiano Ronaldo'ya Türkiye'de yakın korumalık yapan Savaş Menteş'e göre iyi bir yakın korumanın ağzı sıkı olmalı ve müşterisiyle arasına mesafe koymalı
Onu gördüğünüzde 50 yaşında olduğunu tahmin edemezsiniz, daha genç gözüküyor ve spor yaptığı için çok dinç. 1.90 boya, 110 kilo olmasından ötürü ses tonunun kalın, hareketlerinin kaba-saba olmasını bekliyorsanız da yanılıyorsunuz, çünkü karşınızda tam bir centilmen var. Savaş Menteş sizi görünce ayağa kalkıp üzerine çekidüzen veriyor, selamlaştığı her insanın uzun uzun hatırını soruyor ve konuşurken gözlerini karşısındakinden ayırmıyor. O bir yakın koruma. Sohbetimizin sonlarına doğru fark ediyorum ki gözü durmadan arkamdan geçen insanlara takılıyor, hep tetikte. Ama bunu size çaktırmama konusunda da başarılı.
Geçtiğimiz haftalarda en çok konuşulan konulardan biri ünlü futbolcu Cristiano Ronaldo'nun ülkemizi ziyaret etmesiydi. Real Madrid'li oyuncunun burada çekilen hemen her fotoğrafında kimi zaman yanı başında, kimi zamansa birkaç adım arkasında duran sarışın, uzun boylu, iri yarı biri vardı. Futbolcuyu havaalanında karşılarken takım elbisesiyle görülen, Bodrum'daki tatilinde ona mayosuyla eşlik eden bu kişi Savaş Menteş'ten başkası değil. Almanya'da RS Security (RS Güvenlik) adında firması bulunan, Michael Jackson, Paris Hilton, Kevin Costner, Jack Nicholson ve Pierce Brosnan gibi isimlerin de korumalığını yapan Menteş ile Bebek'te buluştuk.
* Koruma denilince insan karşısında sert mizaçlı hatta kaba birini bekliyor. Siz hiç de öyle biri gibi gözükmüyorsunuz...
Bu "Asarım, keserim", "Bir uçan tekme atarım görürsün!" diyerek yapılacak iş değil. Koruma denilince insanları sadece fiziksel anlamda kollayan kişi akla geliyor. Oysa ben çalıştığım kişinin tüm ihtiyaçlarıyla ilgileniyorum. Ne yiyecek, ne içecek, hangi ilaçları alması gerek, alışverişe gidecek mi, gidecekse ne tarz yerleri beğenir gibi...
* Müşterilerinizi tanımak için detaylı bir araştırma yapıyorsunuz herhalde...
Kan grubu, boyu, kilosu, aldığı ilaçlar, genel olarak zevkleri... Bunların hepsini önceden öğrenirim. Takdir edersiniz ki bu insanlar farklı. Paris Hilton gibi, günlük geliri bir milyon dolar olan bir kadın normal yaşayamaz. Benim işimse ona birlikte olduğumuz sürede mümkün olduğu kadar "sıradan" bir yaşam sağlamak.
* Biraz örnek verebilir misiniz?
Geçen hafta Ronaldo "Normal insanlar gibi tatil yapmak istiyorum" dedi. Benim görevim onu uzaktan, varlığımı hissettirmeden korumaktı. Sıradan biriymiş gibi denizin güneşin tadını çıkarmak istiyordu. Ayrıca kız arkadaşı ile gelmişti. Kim kız arkadaşının yakınında bir sürü adamın dolaşmasını ister ki? Ekibimle onları geriden izledik. Uçakta, ya da otomobilde farklı yerlere oturduk. Zorunda kalmadıkça konuşmadık.
"Koruduğunuz her kişiden sonra hafızanızı sıfırlamanız gerek"
* Yakın korumaların çalıştıkları ünlülerle içli dışlı olduğu sanılır. Bu da yanlış bir düşünce mi?
Çalıştığım insanlarla arkadaş olmam. Özel hayatlarını bilmek istemem. Bu işte mesafe çok önemli. Ronaldo futbolun kralı ama ben ne zaman kalk dersem o zaman kalktı, ne zaman otur dersem o zaman oturdu. Biliyor ki huzurlu olması için ben ona doğru zamanlamayı söylüyorum. Esasında işe şöyle bakabiliriz: Koruduğum kişi o an benim avucumun içinde ama bir yandan da patronum!
* Türk ünlülerle de çalıştınız, aralarındaki fark nedir? Bizim ünlülerimiz biraz daha sıcakkanlıdır. Mesela yemek yerken "Savaş, sen de bir sandalye çek" diye ısrar edebilirler...
İbrahim Tatlıses, Mahsun Kırmızıgül, Serdar Ortaç, Özcan Deniz, Emrah, Sezen Aksu, Bülent Ersoy ve Hülya Avşar ile çalıştım. Haklısınız, biraz daha sıcakkanlılardı. Özellikle Sezen Aksu ile çok iyi bir elektrik yakaladık. Bana "Her sabah 7'de kahvaltımı isterim, günlük gazetelerin hepsini okurum" dedi. Tek isteği buydu. Ben de birlikte olduğumuz sürece sabah 06.00'da uyandım, isteklerini hazırlattım. Bizim ünlüler için kuaförleri, şoförleri, menajerleri önde gelir, güvenlik sonlardadır. Yabancılarda ise kendinden sonra en çok korumaya önem verir.
* Yakın koruma olmak isteyenlere tavsiyeleriniz neler? Size nasıl ulaşabilirler?Facebook'tan ulaşabilirler. Mesajlara tek tek cevap veriyorum, yeni Savaş Menteş'ler olsun istiyorum. Tavsiyelerime gelince: Sicilleri temiz olsun, uyuşturucu kullanmasınlar, silah ruhsatı alsınlar ve bir şeye şahit olurlarsa unutsunlar. Bunu şöyle düşünebilirsiniz: Beyninizde bir çip var ve her müşteri sonrasında onu atıyorsunuz, yani hafızanızı sıfırlıyorsunuz. Beni kesseler, milyonlarca dolar verseler şahit olduklarımı anlatmam. Çalıştığım ünlülerin sırları benimle birlikte mezara gidecek. Ama polisin koruyamayacağı hiç kimseyi ben de korumam. Müşterilerim için de her şeyi yaparım ama uyuşturucu ve kadın bulmam.
"Hocam Filipinli bir dövüş ustasıydı"
1961 İzmir doğumluyum, 6 yaşındayken ailem Almanya'ya gitti. İlkokul, ortaokul ve liseyi Almanya'da okudum. Lisede sporla ilgilenmeye başladım. Futbol, hentbol, masa tenisi...Her spor dalıyla ilgilendim. Futbolcu olmak istiyordum ama devam edemedim. Üniversite okuyamadım, soranlara "Hayat üniversitesinden mezunum" diyorum. Öğretmenim Abu Yunus. Stuttgart'ta yaşayan Filipinli bir dövüş ustası. Ondan sokak dövüşü öğrendim. Ardından da gece kulüplerinde korumalık yapmaya başladım.
"Paris Hilton kaprisli değil, arkadaşları çok şımarık"
* "Yüzde yüz güvenlik yoktur. Bir insan diğerine fiziksel zarar vermeye karar vermişse yapar. Kennedy'yi de vurdular. Yapmanız gereken kuvvetli bir imaj yaratmak. İnsanlar koruduğunuz kişi için 'Buna ulaşmak imkansızdır' demeli."* "Mesleğim yüzünden evlenemedim. Uçuk ortamlara giriyorum, birçok güzel kadın arasında çalışıyorum. Eşim olsa hesap vermek durumunda kalırım. Bir de şahit olduklarımı paylaşmama durumum var. İnsan eşinden sır saklayacaksa neden evlensin ki?"* "Koruduğum kişi otelden ayrılmadan önce odasını kontrol ederim. Milyon dolarlık saatleri, yüzükleri ve gerdanlıkları geri götürdüğüm oldu. Allah bana haram para kazandırmasın."* "Paris Hilton'un kaprisli olduğunu düşünebilirsiniz. Oysa inanılmaz disiplinli ve profesyonel. Onu korurken bana hiç zorluk çıkarmadı, aksine şımarık arkadaşlarıyla uğraşmak zorunda kaldım."* "Diyelim ki konserde onlarca korumayı aşarak sahneye bir kız fırladı. Ben onu asla terslemem; aksine alır, ünlünün yanına götürürüm. Hak etmiştir çünkü."
"Kurallarım katıdır ama bekarsa ve elektrik varsa bir şey diyemem"
* Kevin Costner'ın ünlü filmi "Bodyguard"ın Türk versiyonunu çekme projeniz vardı.
Öyle bir projem vardı ama rafa kalktı. Ancak vazgeçmiş değilim. İyi bir yapımcı ile anlaşabilirsem Costner'ın canlandırdığı rolü oynamak isterim.
* Müşterisi ile arasına mesafe koymaya bu kadar gayret gösteren biri olarak böyle bir aşkın yaşanma olasılığını nasıl görüyorsunuz?
Müşterisi ile bir yakın koruma arasında aşk yaşanabilir çünkü aşk konusunda büyük konuşmamak gerek. Ancak bizim işte iradenize hakim olmalısınız. Ben dünyaca ünlü adamların karılarını, sevgililerini, kızlarını koruyorum. Bu nedenle de kurallarım katı. Bekarsa, arada karşı konulamayacak bir elektrik varsa da bir şey diyemem.
PELİN ÇİNİ - Milliyet
