Sosyal medya platformları ile hayatımıza yeni giren bir ebeveynlik kavşamı oluştu: Sharenting...
İngilizcede “sharing (paylaşan)” ve “parenting (ebeveynlik)” kelimelerinin birleşiminden oluşan bu kavram çocuklarının fotoğraf ve videolarını dijital ortamda paylaşan ebeveyn anlamına geliyor.
Anne-babalar artık yalnızca kendilerini değil, çocuklarını hatta en özel durumlarını dahi paylaşmaktan çekinmiyor. Bu noktada mahremiyet sorunları da ortaya çıkıyor.
Ebeveynlerin paylaşmaktan keyif aldığı anlar, fark etmeden "çocuk"ların travmasına dönüşebiliyor.
Öte yandan siber dünyaya eklenen her kare, silmiş olsanız bile bir yerlerde verileşebiliyor. Bu noktada hem çocuğunuzun ilerleyen yaşlarda rahatsız olması hem de kötü amaca hizmet edenlerin faydalanmasına neden olabilir.
Peki sosyal medyada ebeveynlik nasıl olmalı? Çocukların neleri sosyal medyada paylaşılmaz? Sosyal medyada çocuğun hangi halleri yayınlanmaz? İşte mutlaka bilmeniz gerekenler...
Kıyafetsiz kareler
Sizin için son derece normal, masum, eğlenceli olan bu fotoğraf çocuk istismarcıları için malzeme olabilir. Çocuğunuz ileriki yaşlara geldiğinde bu fotoğraflar onu utandırabilir.
Hasta anları
Çocuğunuzun hasta, yaralanmış, mutsuz hallerini sosyal medyada yayınlamak iyi hissettirmeyecektir.
Kriz zamanları
Bazı anne babalar bilerek yada bilmeyerek çocuklarını gülünç duruma düşürecek yada alay konusu olmasına “online utandırmaya” yol açacak paylaşımlarda bulunabilirler. Örneğin çocuğun sinirli ve gergin hallerini yayınlamak.
Bebeklik halleri
Şu anda bebek bile olsa ileride büyüyecek, çocuk, genç ve yetişkin olacak. İleride utanmasına yol açacak örneğin çiş yaptığı anlar gibi yayınlardan kaçınılmalıdır.
Özel bilgiler
Okuldan dönerken çekilmiş bir fotoğraf size tatlı görünebilir ancak bu fotoğrafta çocuğunuzun üniforması veya bulunduğu konumdan hangi okula gittiği ortaya çıkabilir.
Diğer aileler
Başkasının çocuğunun fotoğrafını yayınlamadan önce düşünmek gerekir. Onun ailesi buna izin verip vermeyeceği, rahatsız olup olmayacağı iyi düşünülmelidir.
