Kahramanmaraş Tabip Odası Başkanı'na tacizden tahliye
DHA

S.M.A. (18), kardeşiyle birlikte Kahramanmaraş Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Tiyekli’ye muayene olmaya gitti.

Muayeneden sonra o dönem 17 yaşında olan S.M.A., Tiyekli'nin kendisini eliyle taciz ettiğini öne sürerek şikayetçi oldu.

DAVA AÇILDI

Şikayet üzerine başlatılan soruşturmada Lütfi Tiyekli hakkında, Kahramanmaraş 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.

10 Şubat'ta görülen davanın karar duruşmasında S.M.A., Tiyekli'nin kendisini taciz ettiğini öne sürüp şikayetçi olduğunu yineledi.

‘İFTİRAYA UĞRADIM, MAĞDURUM’

Tiyekli ise savunmasında, iftiraya uğradığını ve mağdur olduğunu öne sürerek suçlamaları reddetti.

S.M.A.'nın ifadelerinin çelişkili olduğunu iddia eden Tiyekli, tıbbi işlemler ve konuşmalar dışında hiçbir şey olmadığını belirterek beraatini istedi.

Kahramanmaraş Tabip Odası Başkanı'na tacizden tahliye

5 YIL HAPİS CEZASI ALDI

Mahkeme savcısı ise mütalaasında S.M.A. ile doktor Lütfi Tiyekli arasında herhangi bir husumet bulunmaması nedeniyle iftirayı gerektirecek bir durum olmadığını ifade edip, sanığın cezalandırılmasını istedi.

Duruşma sonunda mahkeme heyeti, doktor Lütfi Tiyekli'yi 'sarkıntılık düzeyinde kalan çocuğun cinsel istismarı' suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırdı.

TUTUKLANDI

Tiyekli'nin cezasında indirime gidilmezken, kamu görevinden de 3 yıl süreyle yasaklanmasına karar verildi.

Kararın ardından Tiyekli, tutuklanarak cezaevine konuldu.

İTİRAZ ETTİ

Öte yandan karardan sonra Lütfi Tiyekli'nin avukatı Selçuk Paksoy, tutuklanmaya itiraz etti.

İtiraz dilekçesinde kararın kesinleşmediğini ve müvekkilinin kaçma şüphesi olmadığını ifade eden Paksoy, tahliye talebinde bulundu.

İtirazı değerlendiren Kahramanmaraş 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi, bugün Lütfi Tiyekli'nin tahliyesine karar verdi.

Kahramanmaraş Tabip Odası Başkanı'na tacizden tahliye

“MÜDAHALE ORTAMLARINA KAMERA KOYMAMIZ YASAK”

Kahramanmaraş Tabip Odası Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, kamu hizmeti verdiği vurgulanan hekimleri, kamunun korumak zorunda olduğunu belirtti.

Hekimlerin çoğu zaman hastalarıyla baş başa kaldığı ifade edilen açıklamada şöyle denildi:

“Hasta mahremiyeti nedeniyle muayene ve müdahale ortamlarına kamera koymamız kanunen, vicdanen ve etik olarak yasaktır. Biz hastalarımızın mahremiyetini düşünürken, mevcut yasalarla tek bir ifadeyle, başka hiçbir delile gerek duyulmadan tacizci muamelesiyle karşı karşıya kalabilmekte, ceza alabilmekte, mesleğinden olabilmektedir. Onurumuz çiğnenmekte, bakmak zorunda olduğumuz aileler perişan olmaktadır.

“HASTASIYLA BAŞ BAŞA KALAN HEKİMİN CEZA ALMAMA ŞANSI YOK”

Biz hekimler dil, din, ırk, cinsiyet hiçbir ayırım göstermeksizin hastalarımıza faydalı olmak için yemin ettik. Bu uğurda da çalışıyoruz. Son yaşanan olaylarla artık hastalarımızla baş başa kalmak istemiyoruz. Biz de kendimizi, ailemizi, onurumuzu, şerefimizi korumak zorundayız. Türk Ceza Kanunu'nda şikayetçinin beyanı tek başına delil sayılarak doğrudan taciz gibi küçük düşürücü bir suçtan ceza verilmesi mümkündür. Hastasıyla baş başa kalan hekimin ceza almama şansı yok gibidir.”

Haber Kaynağı: Demirören Haber Ajansı (DHA)