Türkiye, Abdullah Çatlı'yı 3 Kasım 1996'da tarihe Susurluk Kazası olarak geçen esrarengiz olayda tanıdı. Bir kamyonun Mercedes marka otomobile çarpmasıyla ortaya dökülen ilişkiler, Türkiye siyasetini uzun süre meşgul etti. Bu kazada ölen ve başka kimlikle doşalan bir diğer isim ise derin devlet ajanı olan Abdullah Çatlı idi.
Abdullah Çatlı, özellikle 1970'li yıllarda Avrupa'da ASALA Terör Örgütü'ne karşı gerçekleştirdiği eylemlerle anılıyor. Çatlı'nın ölmesiyle kazanın üzerindeki sis perdesi ise henüz aydınlatılmış değil. Ülkücü kimliğiyle bilinen adı pek çok olaya karışan Abdullah Çatlı kimdir?
Abdullah Çatlı, 1 Haziran 1956 tarihinde Nevşehir'de dünyaya gözlerini açtı. 1974 yılında Meral Aydoğan ile evlendi. Bu evlilikten Gökçen ve Selcen adında iki kız çocuğu oldu. 1977 yılında Ankara İl Başkanı oldu. Abdullah Çatlı 1978'de Ülkücü Gençlik Derneği Genel Başkan Yardımcısı oldu.
İlk suç...
1978 yılında Hacettepe Üniversitesi profesörlerinden Doç. Dr. Bedrettin Cömert'i öldürmek suçundan hakkında yakalama kararı çıkartıldı ve 23 Ağustos 1978 tarihinde Sakarya'da tutuklandı.
Fakat suçsuz bulunarak serbest bırakıldı. 12 Eylül Askeri Darbesi sırasında yurt dışına kaçan Abdullah Çatlı, Bulgaristan, Avusturya, İsviçre ve Fransa gibi birçok Avrupa ülkesinde yaşadı.
Çocuk Abdullah Çatlı
MİT ile ilişki kurdu
22 Ekim 1983 tarihinde Paris'te Milli İstihbarat Teşkilatı'yla görüşmeleri yıllar sonra MİT dosyalarında ortaya çıkmıştır. Abdullah Çatlı, 22 Ekim 1984 yılında Fransada yakalanarak 7 sene hapis cezasına çarptırıldı.
21 Mart 1990'da İsviçre'de bulunan Bostadel Cezaevi'nden kaçarak kayıplara karıştı. 1993 yılında Türkiye'de üstünde sahte bir pasaportla yeniden ortaya çıktı. Fakat kısa bir süre sonra serbest bırakıldı.
Abdullah Çatlı Fransa'da...
Esrarengiz kaza: Susurluk
3 Kasım 1996 tarihinde Balıkesir'in Susurluk ilçesinde meydana gelen trafik kazasında yaşamını yitirdi. Ölümü hakkında suikast şüphesi olduğu düşünülmektedir.
Abdullah Çatlı öldü
Olayda kullanılan aracın fren sisteminin bozuk olması, Abdullah Çatlı'nın kazadan sonra boynunun kırık halde bulunması bu iddiaları güçlendirmiştir. Cenazesi Nejdet Ersan mezarlığına defnedildi.
