12 Kasım 1999'da Düzce'de merkez üssü Kaynaşlı olan, 710 kişinin hayatını kaybettiği 7.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. 12 Kasım 1999'da Düzce'de merkez üssü Kaynaşlı olan, 710 kişinin hayatını kaybettiği 7.2 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.,Geçen 22 yıla rağmen depremin acı hatıraları, henüz bölgeden de yüreklerden de silinmedi.,Türkiye, 1999 yılında 17 Ağustos depreminin yaralarını sarmadan 12 Kasım günü saat 18.57'de bir kez daha sallanarak büyük bir yara aldı.,30 saniye süren deprem, Kaynaşlı'yı yerle bir ederken, Bolu'nun bir bölümünde de can ve mal kayıplarına sebep oldu.,Depremde, 710 kişi yaşamını yitirdi, 2679 yaralandı, binlerce kişi ise evsiz kaldı.,73 km. uzunluğunda olan bu fayın 30 km.lik batı bölümü 17 Ağustos 1999 depreminde kırılmış bulunuyordu.,12 Kasım 1999 depremi ise fayın 43 km. uzunluğundaki doğu bölümünün kırılması sonucunda oluştu.,Şu anda 84 yaşında olan ve depremin meydana geldiği gün fındık bahçesinden eve gelerek 37 yaşındaki oğlunu arayan Ayşe Seymen, oğlunu hiçbir yerde bulamadı.,Oğluna ulaşamayan Seymen, ertesi gün evinin önüne gelen cenaze aracını görünce çocuğunun hayatını kaybettiğini anladı.,Depremin üzerinden yıllar geçmesine rağmen yaşananları unutamayan Seymen, fırsat buldukça oğlunun mezarına giderek dua ediyor.,Depreme fındık bahçesinden eve geldiğinde yakalandığını anlatan Seymen, o günü şöyle anlattı:,"O gün hava soğuktu, sobayı yaktık. Annem hastaydı ona bakmak için içeriye geçtim oturdum, tam o esnada deprem oldu. Depremin şiddetiyle biz havaya yükseldik. O heyecanla evden nasıl çıktığımı hiç bilmiyorum. Annem içeride kaldı.,Sobanın üstündeki sıcak su annemin üstüne düştü. Çocuklarımı bulamayınca annemin de acısını unuttum. Naci yoktu, onu aramaya koyuldum.,Oturdukları eve gittim tamamen çökmüştü. Çevreye soruşturdum herkes başka bir şey söyledi. Ertesi gün cenazesini getirdiler eve, dünya başıma yıkıldı.",Seymen, evlat acısının unutulmadığını dile getirerek, "Öldüğü gün gibi taze acısı, ciğerlerimi yakar. Anne ve babanın acısı unutuluyor ama evlat acısı unutulmuyor. Acısı hep insanın ciğerlerini yakıyor." dedi.,