Boğaziçi Üniversitesinin ev sahipliğinde, "Belirsizlik Çağında Finansal Dönüşüm" temasıyla düzenlenen, para politikası, bankacılık, yatırım dinamikleri, finansal teknolojiler ve dijital dönüşüm gibi başlıklarda çok sayıda üst düzey ismi buluşturan Finans Zirvesi 2025 başladı.
Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsü’ndeki Albert Long Hall'da gerçekleştirilen zirve, ekonomik dönüşümün farklı boyutlarını disiplinler arası çerçevede ele alıyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu ve Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Arda Ermut’un katılımıyla başlayan zirve, ekonomi ve finans çevrelerini Boğaziçi Üniversitesinde bir araya getirdi.
YAPAY ZEKA VE SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANS UYGULAMALARI
İki gün sürecek zirvede makroekonomik görünümden yapay zekaya, sermaye piyasalarından sürdürülebilir finans uygulamalarına kadar birçok konu tartışılacak.
Zirve, karar vericilerle akademiyi buluşturması bakımından dikkat çekici etkileşim zemini sunuyor.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada üniversitelerin çağın sorunlarına yalnızca bilgi üretimiyle değil çözüm odaklı katkılarla yaklaşması gerektiğini vurguladı.
İnci, Boğaziçi Üniversitesi olarak yalnızca bilimsel bilgi üretmekle yetinmediklerini belirterek, "Bu bilgiyi kamu yararına dönüştüren ve ülkemizin geleceğine katkı sunan tartışma zeminleri oluşturmayı temel bir görev kabul ediyoruz. Finans Zirvesi, bu sorumluluğun güçlü bir yansımasıdır." şeklinde konuştu.

"BOĞAZİÇİ YÖN VEREN AKTÖRDÜR"
Ekonominin, finansın ve teknolojinin sınırlarının birbirine karıştığına işaret eden İnci, "Veri, yapay zeka ve dijital altyapılar, bu dönüşümün itici gücü haline geliyor. Boğaziçi Üniversitesi, bu dönüşümde yalnızca takip eden değil yön veren ve çözümün parçası olan bir aktördür." dedi.
"EV SAHİPLİĞİ YAPMAKTAN ONUR DUYUYORUZ"
Naci İnci, küresel ölçekte yaşanan ekonomik, teknolojik ve toplumsal dönüşümlerin üniversitelerin yalnızca akademik üretimle değil aynı zamanda çözüm odaklı işbirlikleriyle de şekillendiği bir dönemde olunduğunu açıkça gösterdiğinin altını çizdi.
Boğaziçi Üniversitesinin her zaman olduğu gibi çağın gereklerine kurumsal kültürü, bağımsız düşünce geleneği ve disiplinler arası yaklaşımıyla karşılık verdiğini dile getiren İnci, şunları kaydetti:
Finans Zirvesi 2025, bu anlayış doğrultusunda akademiyi, kamu sektörünü ve özel girişimleri aynı platformda buluşturan, fikirlerin serbestçe ifade edildiği, eleştirildiği ve geliştirildiği bir ortam sunmaktadır.
Zirvemizin teması olan 'Belirsizlik Çağında Finansal Dönüşüm', işte bu tür çok boyutlu ve kapsayıcı zeminlerde gerçek anlamını bulmaktadır. Boğaziçi Üniversitesi olarak böyle bir platforma ev sahipliği yapmaktan onur duyuyoruz.
"KRİZLERE KARŞI GELİŞTİRDİĞİMİZ REFLEKSLER ÖNEMLİ"
Zirvenin ilk günü, Türkiye’nin ekonomi ve yatırım gündeminde söz sahibi isimleri ağırladı.
Türkiye Varlık Fonu Genel Müdürü Arda Ermut, yaptığı değerlendirmelerde, “Ülkemiz çevresel ve toplumsal değişim süreçlerine en hızlı uyum sağlayan ülkelerden biri olmaya aday. Yeşil finansman, dijital para sistemleri, yenilikçi ödeme altyapıları gibi unsurlar ülkemizin finansal geleceğinde de etkin rol oynamaya başladı. Bu dönüşüm sürecinde sadece yeni finansal araçlar değil krizlere karşı geliştirdiğimiz reflekslerimiz de önemli.
Zorluklarla mücadele edebilme kapasitemiz hem devletimizin hem de milletimizin dna’sında var diyebiliriz. Pandemi sürecinde üretim zincirlerimizi ayakta tutmamızı, afetlerde sonraki hızlıca toparlanma kabiliyetimiz, bölgesel ve diplomatik krizlerde inisiyatif alarak çözümler geliştirmemiz, hatta diğer ülkelerin çözümlerinde etkin rol oynamamız bunun önemli bir göstergesi” ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE'YE YATIRIMLAR ARTARAK DEVAM EDİYOR"
Ermut’un ardından konuşmalarını gerçekleştiren Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2003 yılından bu yana artan şekilde uluslararası doğrudan yatırım çektiğini belirterek, uluslararası şirketlerin Türkiye'ye yatırım yaptıklarını söyledi.
Son 20 yıllık dönemde 270 milyar doların üzerinde bir yatırım çekildiğini ifade eden Dağlıoğlu, "Dünyadaki belirsizlik döneminden bahsediyoruz. Geçmişte 2 trilyon dolara kadar çıkan dünyadaki uluslararası doğrudan yatırım hacmi, maalesef pandemi döneminde 1 trilyon dolarlara kadar çekilmiş oldu ve pandemi sonrasındaki dönemde aslında 1,4 trilyon dolar seviyesine sıkışmış oldu. Bu sıkışmışlık aslında birçok sektörde de yansımasını gördüğümüz sonuçlara neden oluyor" değerlendirmesinde bulundu.
FATİH KARAHAN'DAN FİYAT İSTİKRARI VURGUSU
Açılış konuşmacıları arasında yer alan T.C. Merkez Bankası Başkanı Dr. Fatih Karahan, yaptığı değerlendirmelerde; “Gelişmekte olan ülkelerdeki merkez bankaları, küresel finansal döngülerin giderek daha belirsiz ve dalgalı hale geldiği bir ortamda, para politikası araçlarını çeşitlendirmeye yöneliyor. Biz de diğer gelişmekte olan ülkeler gibi para politikası uygulamalarımızda temel aracımız olan politika faizini çeşitli makroihtiyati politikalarla güçlendiriyoruz.
Sıkı parasal duruşumuzu desteklemek üzere kullandığımız araçları üç ana grupta özetleyebiliriz. Öncelilkle mevduata yönelik düzenlemeler ile TL mevduatın payını artırmayı ve KKM’yi kademeli olarak azaltmayı hedefliyoruz.
İkinci olarak kredi büyümesine yönelik düzenlemeler ile kredi talebindeki dalgalanmaların önüne geçiyoruz. Üçüncü olarak da likiditeye ilişkin adımlarımız ile sistemdeki fazla Türk lirası likiditeyi yönetiyoruz” ifadelerine yer verdi.

"ENFLASYONU DÜŞÜRMEK İÇİN KARARLILIKLA ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Finansal piyasaların etkin işleyişinin sürmesi amacıyla piyasa kuralları içinde tüm para politikası araçlarını, proaktif bir yaklaşımla, kararlılıkla kullanmaya devam edeceklerini belirten Karahan; “Bir kez daha vurgulamak isterim ki, fiyat istikrarı; sürdürülebilir büyüme ve toplumsal refah artışı için ön koşuldur. TCMB olarak dezenflasyon sürecinin devamını sağlayacak; enflasyonu, belirlediğimiz ara hedeflerle uyumlu olacak şekilde düşürmek için kararlılıkla çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
Günün oturumlarında; enflasyon görünümü, fiyat istikrarı, mali disiplin, sermaye piyasaları, dış yatırım ortamı ve jeopolitik belirsizliklerin ekonomik etkileri gibi başlıklar, kamu ve özel sektör perspektiflerinden ele alındı.
Boğaziçi Üniversitesi’nin çok paydaşlı ve disiplinler arası akademik yaklaşımıyla şekillenen zirve, uygulamaya dönük analizlerle teoriyi bir araya getiriyor. Yapay zekâ, blokzincir, sürdürülebilir finans ve girişimcilik gibi alanlarda düzenlenen oturumlar, üniversitenin teknoloji laboratuvarları ve araştırma merkezlerinden doğan bilgi birikimini kamu politikalarına ve özel sektör uygulamalarına taşıyor.
Finans Zirvesi 2025, yarın Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla devam edecek. Girişimcilik, üretim ekonomisi, fon yönetimi ve sermaye piyasaları temalı oturumlar; ekonomi dünyasının farklı aktörlerini aynı platformda buluşturarak finansal dönüşümün çok boyutlu yapısını ele almaya devam edecek.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış