Bozdağ: Mescid-i Nebevi'yi kimse yıkamaz

Bozdağ: Mescid-i Nebevi'yi kimse yıkamaz

Dini yüksek ihtisas merkezleri konusundaki eleştirilere değinen Bozdağ, ''Bunlar, ihtiyaçtan doğdu. Şu ana kadar İstanbul, Konya ve Erzurum'da kurulmuştur. Diyarbakır'da da kurulacaktır. Ülkemizin her bölgesinde bunların açılmasına önem veriyoruz. 10 ayrı yerde dini ihtisas merkezi açılacaktır. Bunun tek amacı, dini konuda yüksek ihtisaslaşmayı sağlamak ve gerekli eğitimi vermektir. Bunun altında her hangi bir şey aramak doğru değildir. İyi niyetle atılmış, yararlı ve faydalı bir adımdır'' diye konuştu.

ALEVİLER'İN SORUNLARI

Bekir Bozdağ, alevi vatandaşlarla ilgili sorular üzerine, konuya samimiyetle sahip çıktıklarını, Faruk Çelik'in bakanlığı döneminde çalıştaylar yapıldığını, rapor hazırlandığını anımsattı.

Bozdağ, Alevi klasiklerinin Türkçe'ye kazandırılması konusunda da önemli bir adımlar attıklarını, Diyanet İşleri Başkanlığı'nca Alevi uzmanlara yaptırılan tercümelerin hepsinin yayınlandığını söyledi.

Türkiye'de 1990 yılından önce inşa edilen cemevi sayısının 106 olduğuna dikkati çeken Bozdağ, 1990-2000 arasında 163, 2000-2012 arasında ise 329 cemevi yapıldığını bildirdi.

CP'YE CEMEVİ TEPKİSİ

Bozdağ, Türkiye'de şu anda 598 cemevi bulunduğuna işaret ederek, ''Bu milleti yıllar yılı CHP yönetti, kaç tane yapıldı?'' diye sordu.

Alevi vatandaşların sorunlarıyla ilk defa devlet katında hükümetleri döneminde çalışmalar yapıldığını ifade eden Bozdağ, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt'ün cemevlerinin ibadethane olmasıyla ilgili olarak verdiği soru önergesine, imzasıyla sunduğu yanıtı da okudu.

TEKKE VE ZAVİYELER KANUNU

Bozdağ, 677 sayılı, 1925 tarihinde kabul edilen tekke ve zaviyelerin kapatılmasına ilişkin kanun metninden hükümler okuyarak, cami veya mescit dışında bütün tekke ve zaviyelerin kapatıldığını vurguladı.

Söz konusu yasanın ''devrim kanunu'' olduğuna dikkati çeken Bozdağ, anayasanın 174. maddesi uyarınca devrim kanunlarının herhangi bir maddesinin anayasaya aykırı olduğunun anlaşılamayacağını ve yorumlanamayacağını, anayasaya aykırı anlama ve yorumlama yasağını konulduğunu söyledi.

Bozdağ, ''Bizim bu meseleyi doğru tartışmamız gerekiyor. Bu kanun yürürlükte. 'Şu şu sıfatları kullanmak yasak' deniyor. Şimdi bu noktada bir yandan elimizde bu kanun var. Bu kanunla ilgili adım atmak lazım, eğer biz bu meselede kalıcı bir çözüm istiyorsak. Adım atmazsak, bu kanunu kaldırmadan yapılacak her adım kanuna karşı hiledir. CHP gelsin bunu konuşalım'' diye konuştu.

CHP'li komisyon üyelerini ''Biz bu oyuna gelmeyiz'' yönündeki sözleri üzerine Bozdağ, ''Bunun oyunla ilgisi yok'' diyerek, tartışmanın doğru bir zeminde yapılması gerektiğine işaret etti.

"DİYANET MEZHEP ESASLI DEĞİL"

Bir komisyon üyesi tarafından, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ''Hanefi İşleri Başkanlığı'' olduğunun ifade edildiğini anımsatan Bozdağ, ''Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda eleştiri alıyor. Esasında Diyanet İşleri Başkanlığı mezhep esaslı bir teşkilat değil. Bu ülkenin birliğinin, dirliğinin çimentosudur. Bütün tarikatların, bütün inanışların, bütün mezheplerin üstünde bir yerde durmakta'' ifadesini kullandı.

Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı Hanefi mezhebine ilişkin kitaplar yayınladığı gibi, Şafi ve Caferi ilmihaline dair kitaplar da yayınladığını söyledi. Bozdağ, Kahire'de bulunan İmam Şafi Türbesi'ni de onarmak için adımlar atıldığını sözlerine ekledi.

BDP'Lİ VEKİLE TEPKİ

BDP'li Adil Kurt'un iddialarına da cevap veren Bozdağ, Hakkari'de vatandaşlara çocuklarını okula göndermemeleri yönünde PKK terör örgütünün baskı yaptığını hatırlatarak, sözlerini bu baskıya işaret etmek maksadıyla dile getirdiğini kaydetti.

Bozdağ, ''Ben şunu söyledim; bir taraftan Hakkari'de kardeşlerime baskı yapıyorsunuz, öte yandan kendi çocuklarınızı okutuyorsunuz. Bir yandan açlık grevi, ölüm orucu diye baskı yaparak insanların açlık grevi yapması için PKK talimat veriyor, öte yandan BDP kamuoyu oluşturuyor. Öte yandan, bakıyorsunuz yeyip, içip keyiflerine bakıyorlar'' diye konuştu.

"MESCİD-İ NEBEVİ'Yİ KİMSE YIKAMAZ"

Bozdağ, Mescid-i Nebevi'nin yıkılması diye bir durumun söz konusu olmadığına dikkati çekerek, şunları söyledi:

''Orada Mecsid-i Nebevi'nin etrafında bulunan bazı konutların yıkılarak çevreni genişletilmesine ilişkin proje hazırlanmış. Yıkılması değil, etrafındaki bazı yerleşim yerlerinin yıkılarak çevresinin genişletilmesidir. O bilgi yanlış. Mescid-i Nebevi'yi hiç kimse yıkamaz. Yıkması da mümkün değildir. Türkiye ve Müslümanlar da bunun karşısında durur. Kimsenin gücü yetmez.''

Kabe'deki revakların kaldırılmasıyla bir genişlemenin olmayacağının Suudi yetkililere söylendiğini ifade eden Bozdağ, şu ana kadar bu revakların yıkılması yönünde alınmış bir kararın da bulunmadığını kaydetti.