Yine aynı terörist

BDP'lilerin ‘yolunu kesen' PKK'lılarla verdiği fotoğrafı yorumlayan aydın ve siyasetçiler, buluşmanın tesadüfi olmadığı görüşünde birleşti. Ümit Fırat, “Örgüt ‘buradayız' mesajı vermeye çalışıyor” dedi.

ŞEMDİNLİ'DEKİ PKK-BDP FOTOĞRAFINA HER KESİMDEN BÜYÜK TEPKİ GELDİ

HAKKARİ'NİN Şemdinli ilçesinde PKK'lılarla karşılaşan BDP'li milletvekillerinin ‘sıcak temas' fotoğraflarını Güneydoğu'daki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve Kürt aydın ve yazarlar değerlendirdi. Karşılaşmanın tesadüfi olmadığını söyleyen Kürt aydınlar bu fotoğrafla PKK'nın ‘Buralar bizim hakimiyetimizde' propagandasını yaptığını söyledi.

'ALENEN DENETİM YAPIYORUZ' MESAJI

Kürt aydın Ümit Fırat: Bu olayın tesadüfen olmadığını düşünüyorum. Son Şemdinli operasyonları, ‘PKK'yı bölgeden çıkardık, temizledik' ifadelerinin tekzibi biçiminde bir hareket. ‘Biz buradayız, yol kesiyoruz, denetimleri alenen yapıyoruz. Çekilmemiz söz konusu değil' şeklinde bir mesaj veriyorlar. Yoksa oraya giden BDP'lilerin hasbel kader karşılaştıkları bir durum değil. Aynı siyasi çizgiyi takip eden PKK'lılara karşı BDP'li vekillerin ne gibi bir tepkisi olsun, olmaz. Bu olay yine propagandaya dönük.

BDP PKK'DAN BESLENEN BİR PARTİ

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu: BDP'nin PKK'ya tepki koyması gibi birşey olamaz. PKK'nın onlara sağladığı taban üzerinden siyaset yapıyorlar zaten. Siyaset yaparken PKK'dan beslenen bir siyasi parti. Bu olayla sadece teyit edilmiş oldu. Bu planlanmış bir olaydı. Tesadüfi değil.

-Güneydoğu Sanayi ve işadamları Dernek Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu: Burada bir anlamıyla verilen mesaj aslında tüm yerleşim birimlerindeki güvenliğin yerinde olmadığı algısını yaratmaktır.

BU HALKA KARŞI ŞIK BİR HAREKET DEĞİL

Diyarbakır Baro Başkanı Av. Emin Aktar: Dağdaki çocuklar da bizim. Bu resimden rahatsız duymak gerekmiyor.

-Diyarbakır Borsa Başkanı Fahrettin Akyıl: Bu kadarı da olmamalı. PKK bunları seçti onları gönderdi herkes biliyor. Bu halka karşı bu şık değil. Türkiye Cumhuriyeti Devletinden maaş alacaksınız, sonra gidip askeri kurşun sıkan örgüt elemanlarıyla sarmaş dolaş olacaksınız. Bu kabul edilir değil.

-Şırnak Baro Başkanı Nuşirevan Elçi: Bu fotoğraf Kürt sorunun açık resmi. Adam geliyor yol kesiyor. Burada herkes olabilir.

HAFIZALARDAN SİLİNMEYECEK

-Güneydoğu Demokrasi Derneği başkanı Mustafa Canoruç: Görüntüler bunun rastlantı olmadığını göstermektedir. BDP 'li vekillerinin silahlı PKK 'lıları alkışları, sarılmaları, şakalaşmaları uzun süre hafızalardan silinmeyecek nitelikte.

-Diyarbakır Girişimci İşadamları Derneği Başkanı Alaattin Korkutata: Fotoğrafla bölgede, güvenlik güçlerinin hakimiyetinin olmadığı lanse edilmeye çalışıldı. PKK tabanını diri tutmak için büyük çaba harcıyor İkdidar ve muhalefet milletvekilleri, PKK'nın propaganda yaparak tabanını diri tutmaya çalıştığı görüşünde. Politikacılar, Şemdinli olayının ardından büyük darbe yiyen örgütün yaşadığı psikolojik tramvayı atlatabilmek için bir taraftan tabanını diri tutmak diğer yandan Türk kamuoyuna ve dünyaya ‘bölge hakimiyeti bizde' mesajı vermek isteğini söyledi.

TAHAMMÜL SINIRLARIMIZ ZORLANMASIN

-Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay : Herkesin bir tahammül noktası var ve bunun zorlanmaması gerek. Herkes aklını başına devşirsin. Herkesin bir tahammül noktası var, birbirimizin tahammülünü zorlamayalım. Biz kimseyi ötekinden ayırmıyoruz. Eşitlik kardeşlik, barış ve dayanışma içinde yaşayalım diye uğraşıyoruz. Bu millete büyük acılar çektirenlere parlamentoda bir başka tarzda övücü mukabelede bulunulması hepimizi yaralar.

‘PKK KÜRDÜ' OLMAYAN HERKES HEDEFTE

-AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik : Terör örgütü Aygün'ü kaçırdıktan sonra BDP milletvekillerinin de yolunu kesti. Aygün'ün ‘Zazayım' demesi ona PKK'nın ‘özel savaş yürütücüsü' sıfatı takmasına yetiyor. Hedef olmasını sağlıyor. CHP'den ayrılması isteniyor. PKK'nın tanımladığı şekilde Kürt olmayan herkesi asimile etme politikası ortaya çıkıyor. ‘PKK Kürdü' olmayan herkesi hedefe alıyor. En büyük asimilasyon ve inkar politikası bu. BDP'nin iradesi kendi elinde değil

-AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal: Şemdinli'de ayaklanma istendi. Sonra Foça, Aygün'ün kaçırılması ve BDP olayı yaşandı. Örgüt çok profesyonel olarak ‘Bir vekili bile kaçırabilecek bir güçteyim, devlet bir milletvekilini bile koruyabilecek güçte değil, burada devlet yok' demek istedi. Ama bunu başaramadılar. BDP, PKK ile arasına mesafe koyamıyor. Örgüt yollarını kesebilir ama bu muhabbet ve sarmaş dolaşlar nerden geliyor? Vekiller propagandanın aleti oldu

-AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar: Şemdinli'de ciddi hata yaptılar ve PKK tarihinin en büyük kaybını verdi. Propaganda sürecine BDP'li vekilleri de kattılar. Planlı bir olaydı. PKK ‘alan hakimiyeti bizde' demek istiyor. BDP'nin onlarla sarmaş dolaş olmasına şaşırmadım. Ama PKK'lıların kameralar önünde bu kadar şov yapmasını da ayrıca sorgulamak lazım. Acaba bu oyuna devlet içinde destek veren bir takım güç odakları da mı var? Yapılan terörü meşrulaştırma çabası

-CHP Mersin Milletvekili İsa Gök: Bu fotoğraflar milletvekilleriyle PKK arasındaki dostane görüşmeler, dost meclislerinin kurulması, sarılmalar, öpüşmeler, ağlaşmaları halkın gözünde bir toplum mühendisliği yaratılarak meşrulaştırma ihaneti olarak görüyorum.

GAZETECİLERİN YOLUNU KESEN DE AYNI TERÖRİST

Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde BDP'li vekillerle PKK'lı teröristlerin sarmaş dolaş fotoğrafları Türkiye'yi ayağa kaldırırken aynı teröristlerin bir süre önce haber yapmak için bölgeye giden bir gazeteciyi alıkoyduğu ortaya çıktı. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak'ın sarılıp öptüğü teröristin Habertürk Muhabiri Zülfikar Ali Aydın'ın yolunu kesen ve bir süre propaganda yaptıktan sonra serbest bırakan kişi olduğu belirlendi. 14 Ağustos'ta bölgede yaşanan operasyonları görüntülemek için Şemdinli'ye giden Gazeteci Aydın, yollarını kesen PKK'lılarla BDP'li heyetin kucaklaştığı PKK'lıların aynı kişiler olduğunu söyleyerek o anları şöyle anlattı: Bizi durdurup propaganda yaptılar “Tali yolda propaganda maksatlı kullandıkları yer var. Kendilerince güvenliğini aldıkları. Toplayıp 20 günlük operasyon boyunca neyi neden yaptıklarını anlattılar. Propaganda bittikten sonra bir araç yaktılar. Yaktıkları aracın şoförün benim araca bindirdiler. Propaganda yapan kişi ‘bizi de ileri götür' dedi. Panikle gaza basıp kaçtım.” (Star)