13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti
Özel İçerik

eğitimde edebiyat

Bu yıl 13.’sü düzenlenen Eğitimde Edebiyat Semineri, 29 Şubat Cumartesi günü, yine FMV Işık Ortaokulu’nun ev sahipliği ile gerçekleşti. Gelenekselleşen seminere, 45’ten fazla il/ilçeden, 600’ü aşkın öğretmen, eğitim yöneticisi, kütüphaneci ve akademisyen katıldı…

Açılışını çocuk ve gençlik edebiyatımızın öncü ve en özel isimlerinden Gülten Dayıoğlu yaparken, seminerin kapanışını da usta oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan yaptı.

İşte seminerden bazı başlıklar…

13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti

(Gülten Dayıoğlu)

ÖĞRETMENLİKTEN EDEBİYATA BİR ÖMÜR

Sevgili Gülten Dayıoğlu, “Öğretmenlikten Edebiyata Bir Ömür” başlıklı, öğretmenlikten edebiyata uzanan birikimlerini paylaştığı unutulmaz bir konuşma ile günün açılışını yaptı. Yarım aşırı aşkın yazarlık verimiyle, naifliğiyle göz dolduran Dayıoğlu, "Sorunları algılama ve çözüm üretme bilincimiz, nitelikli kitaplarla gelişiyor. Nitelikli kitaplar, yaşam koçumuzdur." diyerek konuşmasında kitapları yücelten ifadeleriyle hafızalara kazındı.

Dayıoğlu, topluma değer katan sıra dışı insanlar yetiştirmenin hedeflenmesi gerektiğinin özellikle altını çizdi…

13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti

(Ahmet Mümtaz Taylan)

FIRTINA KUŞLARI GİBİ ÖĞRETMENLER

Kapanış konuşmasında ise, sahnede usta oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan vardı. Çok yönlü sanat yolculuğundan deneyimiyle yol aldığı konuşmasında eğitimcilere seslendi. Konuşmasında öğretmenliğin bir meslek olarak hem kendi yolculuğunda hem de toplumda bıraktığı izler üzerinden renkli bir şekilde ilerleyen Taylan, "Fırtına kuşları, açık denizlerde hiçbir yere konmadan çok uzun uçabilen kuşlardır. Eğitimi denize, öğretmenleri de fırtına kuşlarına benzetirim. Aşağıda ne kadar sığlık ya da derinlik olursa olsun, yukarıda mutlaka ne yapacağını bilen bir öğretmen vardır." şeklinde konuştu.
Ayrıca "Eğitime güvenmem, çünkü güdümlü bir iştir. Ama öğretmen öyle değildir. Bu oyunu bozsa bozsa öğretmen bozabilir. Soru soran, merak eden ve eleştiren gençleri ancak bir öğretmen yetiştirebilir." ifadelerini kullanan Taylan, eğitimcilere, farklılara saygı gösteren bir fırtına kuşu olmalarını öğütledi.

13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti

(Müren Beykan, Behiç Ak)

EDİTÖR-YAZAR İŞ BİRLİĞİ

Çocuk edebiyatının sevilen isimlerinden Behiç Ak, editörü Müren Beykan ile yeni kuşakların okuma denklemi üzerine söyleşti. Ak, konuşmasında "Çocuk edebiyatının sanatsal bir tür olarak kabul edilmesi zaman aldı, yetişkin edebiyatı hep daha ön plandaydı. Bu önyargı zamanla kırıldı. Günümüzde yetişkin edebiyatı ve çocuk edebiyatı birbiriyle yarışır durumda." ifadelerine yer verdi.

Editör-yazar iş birliğinin önemini vurgulayan deneyimli yayıncı Beykan da bu konu üzerine, "Editör, yazara bir şeyleri hatırlatabilir, ama aslolan yazardır. Öte yandan iyi bir editör de yazar için güvencedir. Kaotik bir edebi metnin, bütünlüğü bozulmadan yayımlanması iyi bir editöre bağlıdır." diyerek, Zeynep Cemali Öykü Yarışması hakkında da bilgilendirdi. Son başvuru tarihinin 20 Mayıs olduğunu hatırlatmayı da ihmal etmedi.

13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti

EDEBİYAT KİTAPLARININ SEÇİMİ

Başka bir söyleşide ise, yazar-yayıncı Mine Soysal, editör-akademisyen İshak Reyna ve yazar-eleştirmen-yayıncı Burcu Aktaş bir araya geldi. Edebiyat kitaplarının incelenmesi, seçimi ve okura ulaşması konusunda eğitimcileri kolaylayacak ipuçlarını tartıştılar.

Uysal, "Özgür düşünceyi yerle bir etmeyi amaçlayan sansürün asıl işlevi, bir azınlığın çıkarını korumaktır. Buna kişisel rıza göstermekse otosansürü yaratır." ifadesi ile dikkat çekerken, Aktaş, "Edebiyat, kendimizi, dünyamızı ve bilmediklerimizi keşfetmemizi sağlayan bir araçtır. Bir şeyleri ret ya da kabul etmeyi ilk kez çocuk kitaplarıyla deneyimleriz." sözleriyle çocuklukta yapılan okumaların büyük etkisinin altını çizdi.

Reyna da, okurun kitabı ön kapağından çok künyesi ile incelemesinin, ilk tanışma sürecinde kendi okuma haritasını oluşturabilmesi için önemli olduğunu vurguladı.

13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti

(Nermin Yazıcı)

BİR OKUR OLARAK ÖĞRETMEN

Ülkemizin, önde gelen Türkçe eğitim uzmanlarından, Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nermin Yazıcı, öğretmenin bir okur olarak edebiyatla arasındaki etkileşim evrenini dillendirdi. "Birini severken, ona göç edersiniz. Sevmek, birinin yararına, onun serpilip gelişebileceği bir mekân yaratmaktır. Ben sadece doğurduğumu seviyorum dersek, bu ciddi bir sorundur," ifadelerini kullanan Yazıcı, eğitimcilerin bu sevgi göçünü gerçekleştirebilecek fırsata sahip olduğuna da dikkat çekti.

13. Eğitimde Edebiyat Semineri gerçekleşti

YARATICI OKUMA UYGULAMALARI

Seminerin "Yaratıcı Okuma Uygulamaları" bölümünde Tokat, Mudanya, İzmir ve İstanbul'dan dört öğretmen, öğrencileriyle bu yıl gerçekleştirdikleri uygulamalarını meslektaşlarıyla paylaştı.  Öğrencilerinin okudukları kitaplardan yola çıkarak ürettikleri yaratıcı çalışmaları örneklediler.

Sıcacık bir ortamda söyleşilerle, paylaşımlarla geçen bu seminerin tüm içeriğine, Mayıs'ta, e-dergi Keçi'nin YAZ 2020 sayısında, keciedebiyat.com adresinden ücretsiz olarak ulaşabileceksiniz.