Modern Türk Edebiyatının usta kalemi Hasan Ali Toptaş’ın nefis öykülerinden oluşan Gecenin Gecesi kitabını bir solukta okudum. Gecenin Gecesi, Hasan Ali Toptaş’ın usta kaleminin yeni bir ürünüdür. Toplam dört öykünün yer aldığı kitap, yazarın akıcı dili sayesinde kelimeleri ağzınızda erite erite okuyorsunuz.
Denizli’de 1958'de dünyaya gelen Toptaş, ilk öykü kitabı Bir Gülüşün Kimliği 1987 yılında yayımlanırken, ikinci öykü kitabı Yoklar Fısıtısı ile kedini tekrar hatırlattı. Heba, Yalnızlıklar, Kuşlar Yasına Gider, Sonsuzluğa Nokta, Harfler ve Notalar, Kayıp Hayaller Kitabı, Geçmiş Şimdi Gelecek eserlerinden bazıları. Bunlara son olarak da Gecenin Gecesi eklendi.
KULLANDIĞI DİLİN SINIRLARINI ZORLUYOR
Yazdığı her kitapta okurlarını biraz daha şaşırtan Toptaş, parıldayan Türkçesi, müthiş betimleme gücü ve sağlam cümle kurgusunu her eserinde bulmak mümkün. Klasik roman ve öykü dışında da eserler veren Toptaş, ismini edebiyat dünyasına geç duyuran bir yazı ustasıdır. Yazarın eserlerindeki öne çıkan ana özellik ise kullandığı şiirsel dildir. Toptaş, kullandığı dilin sınırını zorlayan ve bunu farklı alegorik bir biçimde anlatmasıyla mahirdir.
SIRA DIŞI BİR YAZAR
Yazar, inanılması güç olağanüstü durumları gerçekmiş gibi sunması onun nasıl bir kalem olduğunun göstergesidir. Son hikâyesinde de buna rastlamak mümkün. Kumarda evini, tarlasını, parasını kaybeden Veysel, dünyası başına yıkılmış bir vaziyette dışarı çıkarken, bir anda kuş gibi uçar ve ortalıktan kaybolur. Bu sahne bahsettiğim tezi fazlasıyla destekliyor. Kitabın son bölümünde yer alan bu öyküyü okurken kendimi bir anda Franz Kafka satırları arasında dolaştığımı hissettim. Okuyanlar bilirler. Kafka’nın Dönüşüm romanında bir sabah yatağından uyanan Gregor Samsa’nın dev bir böceğe dönüştüğünü.
Hasan Ali Toptaş
SOHBET HAVASINDA METİNLER
Romanlarının konusu çoğu zaman Anadolu’nun ücra köşelerinde yaşayan insan manzaraları olurken, usta betimlemelerle sizleri o mahalleden birisi gibi yapar. Toptaş’ı okurken karakterleri, insan portreleri size hiç yabancı gelmiyor. O köyün, kasabanın, kentin bir sakinisiniz sanki. Karşınızda oturmuş sizinle sohbet eder gibi yazar Toptaş. Dokunaklıdır, şiirseldir, sadeliktir. Anlatmak istediklerini kısa ve öz biçimde anlatır köşesine çekilir, gerisini okuruna bırakır. Kelimelerini seçerken mümkün olduğunca tasarruflu olmaya çalışır.
"ATI GURBETE ÇIKMADAN ÜRKÜTÜLMÜŞTÜR"
Şair Hüseyin Ferhad, Toptaş için “Onun atı gurbete çıkmadan ürkütülmüştür” demiştir. İlkokulda Orhan Kemal’in Gurbet Kuşları’nı okuduktan sonra yazmaya başlayan Toptaş, Uykuların Doğusu romanıyla Orhan Kemal Roman Ödülü’nü kazanacağını kendisi bile tahmin edemezdi sanırım. Gölgesizler romanıyla da 1993’te Yunus Nadi Roman Armağanı’na değer görülen usta kalem, 6 sene sonra Bin Hüzünlü Haz eseri ile Cevdet Kudret Edebiyat Ödülü’nü kazandı.
Hasan Ali Toptaş'ın Gecenin Gecesi, kitabını okumanızı tavsiye ediyorum.
YAYINEVİ: EVEREST YAYINLARI
SYF: 88
Kitabı satın almak için linki tıklayın:
İDEFİX
Kitap sayfası için iletişim: ergul.tosun@ensonhaber.com
