Hormonal dengesizliğin en yaygın 12 belirtisi
Özel İçerik

Hormonların aşırı veya yetersiz üretimi dengesizliklere yol açabilir. Ancak yaşamın her dönemi ve her döngü farklı olduğu için tedavi de farklı etkenlere göre yapılır.

Hormonlar, endokrin sistemin bezleri (kana hormon salma yeteneğine sahip tüm organlar) tarafından üretilen kimyasal maddelerdir. Vücuda iştah, kalp hızı, uyku, libido, ruh hali, stres düzeyi ve hatta vücut ısısı ile ilgili mesajlar iletmek için kan yoluyla dokulara ve organlara giderler.

Hem kadınlar hem de erkekler hormonal bozukluklar yaşayabilir, ancak kadınlar farklı endokrin organlara ve döngülere sahip oldukları için erkeklerden farklı hormonal dengesizlikler geliştirme riski altındadır.

Hormonlar arasındaki ilişkiler karmaşıktır, çünkü hayatın farklı zamanlarında doğal olarak dalgalanırlar. Her yaşam dönemi benzersizdir ve hormon seviyeleri biraz farklıdır.

Hormonal dengesizliğin en yaygın 12 belirtisi

HORMONAL DENGESİZLİK NEDİR?

Hormonal dengesizlikler, kanda çok fazla veya çok az hormon olduğunda ortaya çıkar. Hormonların aşırı veya yetersiz üretimleri vücutta önemli yan etkilere neden olabilecek dengesizliklere yol açabilir.

Özellikle kadınlarda ergenlik, menstrüasyon veya hamilelik sırasında hormonal dengesizlikler ortaya çıkar. Bazı kişiler ise sürekli olarak sorunlar yaşar. Yaşam dönemleri ve bazı hastalıklar (diyabet, tiroid bozukluğu, polikistik over sendromu vb.) özellikle kadınlarda hormonları etkileyebilir.

Hormonal dengesizliğin en yaygın 12 belirtisi

HORMONAL DENGESİZLİĞİN NEDENLERİ

Kadınlar ve erkekler insülin, steroidler, büyüme hormonları ve adrenalin ile ilgili sorunlar yaşayabilir. Kadınlar genellikle östrojen ve progesteron dengesizlikleri yaşarken, erkekler için bu sorun testosterondur.

Yaşam tarzı ve bazı çevresel faktörler de hormonal dengesizliklerde rol oynayabilir.

Hormonal dengesizliklerin en yaygın nedenleri şunlardır:

- Stres

- Diyabet

- Tiroid bozuklukları

- Anoreksiya

- Cushing veya Turner sendromu

- Addison hastalığı

- Alerjik reaksiyonlar

- Ciddi enfeksiyonlar

- Endokrin bezlerinde tümörler, kanserler ve kistler

- Sağlıksız beslenme

- Aşırı kilo

- Toksinlere veya kimyasallara maruz kalma

- Soya ürünlerinin aşırı tüketimi

Hormonal dengesizliğin en yaygın 12 belirtisi

HORMONAL DENGESİZLİĞİN EN YAYGIN BELİRTİLERİ

Hormonal dengesizliğin belirtileri, hangi bezlerin ve hormonların etkilendiğine bağlı olarak değişir. Hormonal dengesizliği teşhis etmek için bir test yaptırmak gerekir.

Bir hormonal dengesizliği fark edebilmenizi sağlayacak en yaygın belirtiler şunlardır:

- Sebepsiz kilo alımı veya kaybı

- Aşırı terleme

- Uyku bozuklukları

- Soğuğa ve sıcağa karşı daha fazla hassasiyet

- Cok kuru cilt

- Deri döküntüleri

- Sebepsiz yorgunluk

- Sinirlilik

- Baş ağrısı

- Daha sık idrara çıkma

- Şişkinlik

- Daha az libido

Hormonal dengesizliğin en yaygın 12 belirtisi

HORMONAL DENGESİZLİK NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Hormonal dengesizliğin tedavisi, nedene bağlı olarak değişir ve her bir hormonal dengesizlik durumunda tedavi bireysel olarak hazırlanır. Bu tür bozukluklarla ilişkili belirtileri azaltmak için çeşitli ilaçlar da satılmaktadır. Hormon replasman ilaçları da bunlar arasındadır.

Hormon replasman tedavisi esas olarak sıcak basmaları ve gece terlemelerini tedavi etmeye yardımcı olur. Gerekli durumlarda antidepresan tedavisi de tavsiye edilir.

Hormonal bozuklukları veya dengesizlikleri tedavi etmek için yaşam tarzında da değişiklik yapmak gerekir. Özellikle kalsiyum ve D vitamini açısından zengin dengeli bir diyet izlenmelidir. Sağlıklı bir kiloyu korumak, düzenli egzersiz yapmak, stresi yönetmek ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak gerekir.

Nelerden kaçınılmalı veya az tüketilmeli?

- Alkol: Kortizol (stres hormonu) seviyesini artırır. Bu artış tansiyonu yükseltir ve vücutta yağ birikimine neden olur.

- Kahve: Kortizol ve adrenalin üreten adrenal bezleri uyarır.

- Basit şekerler: Kandaki şeker seviyesini düzenleyen insülin (pankreas tarafından üretilen hormon) üretimini uyarır. Tüketimleri aşırı olduğunda, aşırı insülin üretilir ve bu da yağ depolanmasına ve uzun vadede pankreasın ve insülin rezervlerinin tükenmesine neden olur. Gazlı içecekler, tatlılar ve reçeller tüketilmemeli veya azaltılmalıdır.

Öncelik verilmesi gerekenler:

Probiyotikler: Bağırsak florasını yeniler, vücuda faydalı ve kan şekerini düzenlemede rolü olan bakterileri çoğaltır. Yoğurt ve kefir gibi fermente süt ürünleri ve lahan turşusu gibi gıdalarda doğal olarak bulunur.

Prebiyotik etkisi olan yiyecekler: Kuşkonmaz, pırasa, enginar, mercimek, fasulye, muz, yulaf, tam buğday ekmeği.

Yeşil sebzeler: Kortizol seviyelerini düzenlemeye yardımcı olur.

Yağlı tohumlar: Östrojen seviyelerinin düzenlenmesinde rol alırlar.

İyotlu gıdalar: Tiroidin (enerji metabolizmasında rol alır) işleyişini düzenlemeye yardımcı olur. Çilek, patates, balık, yumurta sarısı (pişmiş) ve deniz tuzu tüketilebilir.

Omega 3 açısından zengin besinler: Kortizol seviyelerini düzenler. Balık, zeytinyağı, keten tohumu yağı ve ceviz tüketilebilir. Ayrıca Hindistan cevizi yağı ile pişirme yapıldığında tiroidin düzgün çalışmasını sağlayan yağ asitlerini sağlayabilir. Çuha çiçeği yağının da osteojenler üzerinde etki (premenstrüel sendromlar, menopoz vb.) gösterdiği bilinmektedir.

Hormonal dengesizlik yaşam kalitesini etkileyen hastalar için psikolojik destek de çok faydalı olabilir.