- Vodafone’un “Bi’ Düşünsene” fikir maratonu, gençlerle iş birliği yaparak stratejik vizyon oluşturmayı hedefleyen bir etkinlik olarak dikkat çekti.
- Maratonda, ODTÜ’lü REDİ takımı Vodafone Pay tabanlı askıda fatura sistemiyle birinci oldu ve ödüllendirildi.
- Program, gençlerin fikirleri ile şirketin stratejilerinin kesiştiği yeni bir iş birliği modeli sunarak inovasyon kültürüne katkı sağladı.
Oysa Vodafone’un “Bi’ Düşünsene” fikir maratonunda gördüğüm tablo biraz farklıydı. Burada gençler yalnızca bir tüketici kitlesi olarak değil, şirketin geleceğini şekillendirecek potansiyel ortaklar olarak konumlanmış.
Yaklaşık 2 bini aşkın başvurunun geldiği maraton, aslında Türkiye’de üniversite gençliğinin teknolojiye ve yeniliğe olan iştahının da göstergesi.
ODTÜ’lü REDİ takımının Vodafone Pay tabanlı “ASKIDA FATURA” projesiyle birinciliği alması da bunun en güzel örneği.
Bir yanda toplumsal faydaya dokunan bir finansal teknoloji fikri, diğer yanda bu fikri dinleyip ödüllendiren, hatta staj ve mentörlük imkanlarıyla destekleyen bir şirket yapısı.
GENÇLERDEN YOĞUN İLGİ
Vodafone’un üniversiteli gençlere yönelik düzenlediği “Bi’ Düşünsene” fikir maratonunun kazananlarının açıklandığı basın toplantısında, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcıları Meltem Bakiler Şahin ve Nazlı Tlabar Güler, hem projeyi hem de şirketin bu alanda yaptığı çalışmaları anlattı.
Yoğun ilgiyle tamamlanan maratona, Türkiye genelinde 198 üniversiteden 2 bini aşkın takım başvururken, finale kalan projeler ise hem Vodafone’un hem de gençlik ekosisteminin geleceğine dair önemli sinyaller verdi.
Program, sadece bir yarışma olmanın ötesine geçerek Vodafone’un genç odaklı stratejisinin güncel bir fotoğrafını da ortaya koydu.

VODAFONE STRATEJİSİNİN MERKEZİNDE “GENÇLERE YATIRIM” VAR
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Nazlı Tlabar Güler, gençlere yatırımın şirketin temel önceliklerinden biri olduğunu vurguladı.
Güler, Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 projeksiyonuna atıf yaparak iş dünyasında gereken becerilerin yüze 40’ının değişeceğini hatırlattı ve hem teknoloji hem de insani becerilerin öneminin arttığını söyledi.
“Bu belirsizliği gençler için fırsata çevirmeye kararlıyız,” diyen Güler, başvuru sayısının 2 bini aşmasının gençlerin programa duyduğu güveni gösterdiğini belirtti.
VODAFONE FREEZONE BİR EKOSİSTEME DÖNÜŞTÜ
“Bi’ Düşünsene” programının dikkat çeken yönlerinden biri, Vodafone FreeZone’un gençlik stratejisiyle bütünleşik ilerlemesi oldu.
Bu çerçevede en fazla dikkat çeken konuşmalardan birini de Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin yaptı.
Şahin, 2011’de kurulan FreeZone’un bugün gençlere hem bağlantı hem de yaşam tarzı faydaları sunan geniş bir ekosisteme dönüştüğünü anlattı.
Şahin’in paylaştığı verilere göre:
• Gençlerin yüzde 70’ten fazlası sosyal medya ve video platformlarını aktif kullanıyor.
• Genç Vodafone’luların ortalama 31 GB mobil veri tüketimi var; bu, genç olmayanlara göre +20 GB fazla.
• Gençlerin en çok sahip olduğu dijital üyelikler Netflix, Spotify ve YouTube Premium.
• FreeZone, Vodafone Pay ile Faturana Yansıt özelliği sayesinde bu platformlarda ilk 3 ay ücretsiz üyelik sağlıyor.
• Gençlerin bütçelerinin yüzde 10-11’i sinema/kültür aktivitelerine gidiyor; FreeZone “1 bilet alana 1 hediye” kampanyasıyla bu alanda da onları destekliyor.
Ayrıca FreeZone’lular, ulaşım, yeme-içme ve giyim alanında da çeşitli iş birliklerinden yararlanıyor.

HAPPY SADAKAT PLATFORMU HIZLA BÜYÜYOR
Şahin’in verdiği bilgilere göre, Vodafone Happy uygulaması da gençler arasında hızla yayılıyor. Platform üzerinden kullanılan tüm avantajların yüzde 20’sini FreeZone’lular oluşturuyor.
Gençler ikinci bir uygulamaya gerek duymadan FreeZone güzelliklerine Happy üzerinden erişebiliyor.
KAMPÜS ELÇİLERİ: TÜRKİYE’NİN 60 KAMPÜSÜNDE 2 MİLYON ÖĞRENCİYE DOKUNUŞ
Vodafone’un gençlik stratejisinin bir diğer ayağını FreeZone Kampüs Elçileri Programı oluşturuyor.
Yine Şahin’in paylaştığı verilere göre program;
• 30 şehirde 60 kampüste faaliyet gösteriyor,
• 83 kampüs elçisi ile gençlerle birebir temas kuruyor,
• Bugün itibarıyla 2 milyona yakın üniversite öğrencisine ulaşmış durumda.
Kampüs elçileri hem FreeZone faydalarını tanıtıyor hem de üniversite içerisindeki iletişim çalışmalarında aktif rol alıyor.
Meltem Bakiler Şahin, programın “Bi’ Düşünsene” maratonunun kampüslerde yaygınlaştırılmasında da önemli katkı sağladığını söyledi.
İKİ FARKLI SİMÜLASYON TEMASI BELİRLENDİ
“Bi’ Düşünsene” maratonunun iki temel teması; “E-Atıkları Dönüştür, Geleceği Tasarla” ve “Dijital Dünyaya Akıllı Dokunuş” olmak üzere iki farklı simülasyon temasından biri seçildi ki bu başlıklar zaten toplumun önümüzdeki yıllarda konuşacağı ana başlıklar.
Dolayısıyla gençlerin bu eksenlerde fikir üretmesi, şirketlerin de bu fikirleri ciddiye alması Türkiye’nin inovasyon kültürü açısından da önemli.
ODTÜ’LÜ REDİ TAKIMI ŞAMPİYON OLDU
Maratonun birincisi, Vodafone Pay tabanlı askıda fatura sistemi geliştiren ODTÜ’lü öğrencilerden oluşan REDİ takımı oldu.
İkinciliği ekran süresini kontrol etmeye yönelik yapay zeka destekli projeleriyle VZEN, üçüncülüğü ise deprem erken uyarı sistemi geliştiren Fiber Sarsıntı takımı kazandı.
Dereceye giren takımlar sırasıyla 750 bin TL, 500 bin TL ve 250 bin TL ödül aldı. İlk 3 takıma staj fırsatlarında öncelik; ilk 10 takıma Vodafone liderlik ekibiyle tersine mentörlük imkanı sunuldu.
PEKİ TÜM BUNLAR NEDEN ÖNEMLİ?
Çünkü tüm dünyada gençler ekonomik baskı altında, fırsat eşikleri dar, iş dünyasının beklentileri hızla değişiyor. Bu ortamda özellikle global bir şirketin gençlerle bu kadar çok temas noktası açması, yalnızca marka bağlılığı değil, sosyolojik bir yatırım aslında.
Sonuç olarak; “Bi’ Düşünsene” maratonu bu yönüyle yalnızca bir yarışma değil. Gençlerin fikirleriyle, şirketin stratejik vizyonunun kesiştiği bir ara yüz, yeni bir ortak üretim modeli.
Vodafone burada hem gençlerden öğrenen hem de gençlere alan açan bir model kurmuş gibi görünüyor.
Eğer bu model sürdürülebilir olursa, önümüzdeki yıllarda yalnızca kazanan takımların değil, bu programlardan çıkacak yeni iş birliklerinin ve genç yeteneklerin başarı hikayelerini de sıkça konuşacağız gibi duruyor.