- Gürsel Tekin, FETÖ'cülerin CHP'ye sızdığını belirtti ve parti içinde çürük elmalar bulunabileceğini söyledi.
- İstanbul Kongresi'ne yönelik şaibe iddiaları ve kayyum kararı, CHP'deki kargaşayı artırdı.
- Tekin, yargı sürecine saygı duyulması gerektiğini ve parti içi tartışmalardan uzak durmayı hedeflediklerini vurguladı.
Kurultay ve il kongrelerindeki şaibe iddialarına yönelik dava süreçleri devam ederken CHP'de kavga büyüyor.
İstanbul Kongresi'nde yaşandığı iddia edilen şaibelere yönelik devam eden davada verilen kayyum kararı ise CHP'deki kaosu daha da büyüttü.
CHP İstanbul İl Başkanlığı'na kayyum olarak atanan Gürsel Tekin, CHP'lilerin hedefinde.
CHP'lilerin direnişi karşısında polis müdahalesi ile Sarıyer'deki binaya yerleşen Tekin, CHP yönetimini hedef alan açıklamalarına devam ediyor.
"FETÖ, CHP'YE SIZMAYI BAŞARMIŞ"
Sabah'tan Mehmet Avşar'a konuşan Tekin, bu kez FETÖ vurgusu yaptı.
FETÖ'cülerin CHP'ye sızdığını söyleyen Tekin, "FETÖ'nün uyuyan hücreleri, tüm dünyada bir ağ kurarak bazı uygulamalar üzerinden haberleşiyor ve tüm partilere sızdıkları gibi partimize de sızmayı başarmış durumda.
'Düşmanımın düşmanı dostumdur' anlayışıyla önce CHP'yi iktidara karşı kullanıyorlar, sonra da yok etmeye çalışacaklardır. Mevcut yönetim bu büyük fotoğrafı ve dünyada olan biteni görmemekte ısrar ediyor. Unutulmamalı ki bu örgütün taktiğidir. Bir düşmanını, diğer bir düşmanını kullanarak yok etmek." ifadelerini kullandı.

"PARTİ İÇİNCE ÇÜRÜK ELMALAR OLABİLİR"
Yolsuzluk soruşturmalarına da değinen Tekin, parti içinde çürük elmalar olabileceğini söyledi.
Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Partimiz birkaç kişinin etrafında kurgulanamaz. Elbette çürük elmalar olacaktır ama onları ayıklamak parti yönetiminin görevidir. Kim yolsuzluk ya da hırsızlık yapmışsa önce CHP yönetimi karşısında durmalıdır.
"KILIÇDAROĞLU DÖNEMİNDE DÜRÜSTLÜK HAKİMDİ"
Kemal Kılıçdaroğlu döneminde partimize yönelik hiçbir yolsuzluk davası açılmadı; çünkü dürüstlüğün hâkim olduğu bir yönetim vardı. Şimdi ise sanki ülkede hiçbir dert, halkın hiçbir sorunu, sıkıntısı yokmuş gibi varsa yoksa mahkeme koridorları. Bırakın da yargı işini yapsın.
"YARGI SÜRECİNE SAYGI DUYMAK GEREKİYOR"
Ben kimseye suçludur da demiyorum, suçsuz da demiyorum ancak işleyen bir yargı süreci var ve hepimiz bu süreci takip ederek yargı kararlarına saygı duymak zorundayız. Mahkeme beni bu göreve atadı, ben de uymalıyım, sizler de uymak zorundasınız.
Unutulmamalı ki mahkeme kararlarının herkesi memnun etmek gibi bir yükümlülüğü yoktur. Beğenirsin ya da beğenmezsin ama uymak zorundasın. Biz parti içi tartışmaların parçası olmak istemiyoruz. Tek amacımız, mahkemenin bize verdiği görevi yerine getirmek."