Yunanistan'ın İsrail'den silah alımını sürdüreceği öne sürüldü

Yunanistan basını, ülkenin İsrail'den silah alımlarını devam ettireceğini ve İsrail'in Yunanistan'a uzun menzilli füze savunma sistemleri de verebileceği yazdı.

Yunanistan'ın İsrail'den silah alımını sürdüreceği öne sürüldü
  • Yunanistan, İsrail'den PULS tipi roketatar alımını içeren silahlanma programını onayladı.
  • Gelecekteki işbirlikleri, Spyder, Barak MX hava sistemleri ve Davud Sapanı füze savunma sistemlerini kapsayabilir.
  • Bu gelişmeler Türkiye için güvenlik riski oluşturmakta ve uluslararası anlaşmaların ihlali olarak değerlendirilmektedir.

Yunanistan'ın Kathimerini gazetesinin haberinde Başbakan Kiryakos Miçotakis liderliğinde toplanan Milli Güvenlik Kurulu toplantısında onaylanan silahlanma programlarının Yunanistan Parlamentosu'nun 5 Aralık'ta onayladığı İsrail'den PULS tipi çok namlulu roketatar sistemi alımını içerdiği ifade edildi.

Bu alımın Miçotakis hükümetinin İsrail sanayisinin Yunan topraklarında uzun vadeli varlık göstermesine yönelik şartları oluşturmasına ilişkin genel yöneliminin göstergesi olarak yorumlandı.

YUNANİSTAN, AVRUPA PİYASASINA GİRİŞ KAPISI OLARAK GÖRÜLÜYOR

Yunanistan'ın PULS alımından sonra da 'Aşil Kalkanı' savunma programı çerçevesinde İsrail savunma sanayisiyle yeni sistemlerin tedariki için de görüşmelere başlayacağı ileri sürülen haberde Spyder ve Barak MX hava sistemleri ile 'Davud Sapanı' tipi uzun menzilli füze savunma sistemlerinin de müzakerelerin konusu olacağı kaydedildi.

Ayrıca haberde İsrail'in Yunanistan'ı Avrupa piyasasına giriş kapısı olarak gördüğü savunuldu.

TÜRKİYE İÇİN CİDDİ GÜVENLİK RİSKİ

İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin yürüttüğü ortak silahlanma Türkiye için ciddi güvenlik riski oluşturuyor.

Bu adımlar aynı zamanda uluslararası anlaşmaların ihlali olarak nitelendiriliyor.

Yunanistan'ın Kıbrıs'ta silahlanması ve bu silahlanma ile birlikte 1959-60 anlaşmalarının ihlal edilmesi, Türkiye'nin garantörlük hakkının yok sayılması, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yönelik tehditlerin artması gibi gelişmeler Türkiye'yi tehdit, Türkiye'yi hedef alma ve Türkiye'yi kuşatma politikasının neticesi olarak görülüyor.