- Türkiye'de artan araç sayısı nedeniyle park yeri sorunları, özellikle apartman ve müstakil evlerin bulunduğu büyük şehirlerde ciddi bir problem haline geldi.
- Tapulu veya özel izinle belirlenmemiş alanlar kamuya açık sayıldığından, bu alanlara herkes aracını park edebilir.
- Ancak garaj girişi, engelli rampası gibi özel durumlar dışında, ev önlerindeki kamuya açık alanlarda her vatandaşın park hakkı bulunuyor.
Türkiye’de büyük şehirlerde artan araç sayısıyla birlikte, mahallelerde en sık karşılaşılan sorunlardan biri de park yeri tartışmaları oldu.
Özellikle apartman ve müstakil evlerin bulunduğu sokaklarda “Evin önüne kim park edebilir?” sorusu sık sık gündeme geliyor.
Vatandaşlar, evlerinin hemen önündeki alanın kendilerine ait olup olmadığını merak ediyor.

EVİN ÖNÜ PARK HAKKI SAYILMIYOR
Tapulu veya özel izinle belirlenmiş bir park yeri olmadığı sürece, apartmanların, evlerin veya iş yerlerinin önü kamuya açık alan sayılıyor. Bu da herhangi bir sürücünün bu alanlara araç park etme hakkına sahip olduğu anlamına geliyor.
Uzmanlar ve trafik yetkilileri, kamuya açık yollarda ev sahiplerinin ayrıcalıklı bir park hakkı bulunmadığını vurguluyor. Yani, “Bu benim evimin önü, sadece ben park edebilirim” düşüncesi hukuken geçerli değil.
Ancak yasak durumları şöyle sıralanabilir:
Özel giriş (garaj, bahçe yolu) önü
Engelli rampası
Yaya geçidi
Trafik işaretleriyle park yasağı olan alanlar
Acil çıkış güzergahı
Bu durumlarda park etmek yasaktır ve cezai işlem uygulanır.
Park yeri daralan şehirlerde sıkça karşılaşılan bu durum, zaman zaman komşuluk ilişkilerinde gerginliğe yol açsa da trafik kuralları, kamuya açık yolların kullanımında kimseye ayrıcalık tanımıyor.