1 OCAK’TA VİCDANLAR BULUŞACAK

Adem Metan
Adem Metan

Yeni yılın ilk gününde İstanbul, bir kez daha insanlığın vicdanına seslenecek.

1 Ocak’ta tıpkı geçen yıl olduğu gibi bu yıl da TÜGVA ve Milli İrade Platformu öncülüğünde, “Sinmiyoruz, susmuyoruz, Filistin’i unutmuyoruz!” çağrısıyla Galata Köprüsü’nde Filistin Dayanışma Mitingi düzenlenecek.

Bu, sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın gözünün çevrileceği bir dayanışma buluşması olacak.

Gözlemim o ki…

Filistin Dayanışma Mitingi, henüz başlamadan Türkiye’nin ortak vicdanını harekete geçirmiş durumda.

Bilal Erdoğan’ın öncülüğünde yapılan çağrı, sadece belli bir siyasi kesimde değil, toplumun çok farklı katmanlarında karşılık buldu.

Bu da Filistin meselesinin Türkiye’de hala siyaset üstü bir yerinin olduğunu bir kez daha gösterdi.

Basın toplantısında konuşan Bilal Erdoğan da zaten tam olarak buna dikkat çekti ve konuşmasını kısa tutarak Filistin için orada bulunanlara kulak verdi.

Bu basın toplantısında dikkatimi çeken bazı notlarımı sizinle paylaşmak isterim.

Bir kere TÜGVA Başkanı İbrahim Beşinci muazzam bir konuşma yaptı.

Toplantıya katılan hemen herkes “acaba bir sonraki cümlesi ne olacak?” diye bekledi.

Gerçekten muhteşem bir hitabet…

Adrese teslim bir anlatım.

Dikkat çekici bir diğer nokta ise mitinge gösterilen medya ilgisinin genişliği.

Normal şartlarda iktidara mesafeli duran hatta çoğu zaman bu tür organizasyonlara eleştirel yaklaşan muhalif gazeteler dahi 1 Ocak mitingini görmezden gelemedi.

Günler öncesinden atılan manşetler…

Yapılan analizler ve köşe yazıları…

Tüm bunlar, organizasyonun sıradan bir etkinlik olmadığını kabul ettiklerini ortaya koyuyor.

Bu ilginin sebebi açık…

Filistin, Türkiye’de hiçbir kesimin kolayca karşısında durabileceği bir dava değil.

Gazze’de yaşanan insanlık dramı, ideolojik ayrımları aşan bir hassasiyet üretiyor.

Muhalif medya da bu gerçeğin farkında.

Eleştirel bir dil kullansalar bile mitingin toplumsal karşılığını teslim etmek zorunda kalıyorlar.

Mitingin gücünü artıran bir diğer unsur ise spor camiasından gelen güçlü destek.

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı, Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan ve Fenerbahçe yönetiminden Ertan Torunoğulları, bu çağrıya destek vererek bizzat basın toplantısına katıldı.

Bu da Filistin hassasiyetinin sadece siyasi aktörlerle sınırlı olmadığını gösteriyor.

Yıllardır “spor siyasetten uzak durmalı” söylemiyle tartışılan kulüplerin, söz konusu mazlum bir halk olduğunda net bir duruş sergilemesi, takdir edilmesi gereken bir tavır.

Ve ben kendi adıma her bir kulübü ayrı ayrı tebrik ediyorum.

İşte bu tablo, Filistin meselesinin Türkiye’de nasıl köklü bir vicdani refleks ürettiğini ortaya koyuyor.

Sivil toplum kuruluşlarından vakıflara, spor kulüplerinden akademik çevrelere kadar geniş bir yelpazede oluşan bu birliktelik, aslında güçlü bir mesaj içeriyor.

“Mazlumun kimliği, destek verenin siyasi pozisyonundan daha önemli”

Görünen o ki dalga dalga büyüyen bu miting, sadece bir yürüyüşten ibaret olmayacak.

O gün, Türkiye’nin farklı renkleri aynı vicdanda buluşacak.

Ve bu buluşma, Filistin için yükselen sesin ne kadar güçlü, ne kadar kapsayıcı olduğunu bir kez daha gösterecek.

Ben de orada Filistin için en ön saflarda olacağım.