ÇIRPINIRDI KARADENİZ
"Karadeniz, İHA Düşürülmesinin Ardından 'Çatışma Bölgesi' Mi Yoksa Bölge Tatil İçin Güvenli Mi?" (Almanya, Augsburger Allgemeine, 18.12.2025)
Basit görünen bir haber değil mi?
Hayır değil…
Ortalığı karıştırmaya işte böyle ufak ufak başlıyorlar.
Önce sağda solda basit görünen haberler,
Bir belirsizlik, bir kaos havası estirmeler,
Sonra, yerel kaynakları dürtüklemeler,
Sonra fiili provokasyonlar.
İşte bu noktada istihbarat örgütleri fiilen devreye giriyor.
Ukrayna-Rusya savaşının nasıl başladığını hatırlıyor musunuz?
"Putin durup dururken Ukrayna’ya saldırdı!"
Hayır öyle olmadı.
Savaşı başlatanın Rusya olması için her türlü provokasyon yapıldı.
Önce verilen sözden dönülerek Varşova Paktı'nın (Soğuk savaşın SSCB tarafı) 12 üyesi, NATO’ya alındı.
Rusya’nın burnunun dibine gelindi.
Ukrayna’yı da NATO’ya alacağız haberleri sızdırılıp, Rusya tahrik edildi.
ABD’nin güvenliği okyanus ötesinde 10 bin kilometreden başlıyordu ama Rusya’nın güvenliği sınır komşusunda başlamıyordu öyle mi?
Tabii sıra istihbarat örgütlerine geldi.
CIA ve MI6’den ve muhtemelen BND'den (ABD, İngiltere, Almanya) ajanlar Ukrayna’da Rusların sayıca bol bulunduğu Donbas'ın Donetsk ve Luhansk bölgelerine giderek oradaki Rusları kışkırtıp yalandan bir cumhuriyet ilan ettirdiler. Ukrayna elbette buna göz yumamazdı, kalkışmayı bastırmak zorunda kaldı. Tabii Rusya da kendi vatandaşlarının bastırılmasına seyirci kalamazdı…
Sonuç?
2022’de yok yere başlayan savaş yakında beşinci yılına girecek.
Kim, ne kazandı? Belli değil.
Ama Rusya’nın hem ekonomik hem askeri gücü yarıya indi.
Ukrayna zaten yerlerde.
Avrupa’ya güvenen Zelensky’nin, Beyaz Saray’da bir tokatlanmadığı kaldı.
Suriye iç savaşı başlatıldıktan birkaç yıl sonra aynı numara bize de çekildi.
Şimdi detaylara girip lafı uzatmayalım, 2013’de CNN’nin BBC’nin, DW’nin tam takım ve 7/24 Gezi soytarılıklarını çekip kurgulayarak sahneledikleri "Türk Baharı" filmi, oradan iş çıkaramayınca FETÖ ihanet şebekesinin huruç ettirilmesi hepsi bir iç savaş ve mümkünse PKK’nin güneyden girmesi senaryolarının bir parçası idi.
İşte tam o günler öncesinde Alman, İngiliz, ABD basınında çıkan en az bin "Türkiye Suriye Oldu" başlığı gösterebilirim size.
Diyorum ya böyle böyle başlıyorlar
Başlıklardaki iddialar doğru değildi elbet ama Türkiye’nin Suriye’ye dönüşmesi bir temenni idi.
Neyse ki hevesleri kursaklarında kaldı.
Basiretli yönetimimiz sayesinde hepsi boşa çıkarıldı.
Üstelik saldırılar öyle az buz da değildi.
Gevşek bir koalisyon hükümetini kolaylıkla tepetakla edip ülkeyi hala süren bir iç savaşa itmesi işten bile değildi
Ama Türkiye, deneyimli yöneticileri sayesinde bu saldırıları atlattı.
Şimdi uzun lafın kısası, başa dönersek;
O; "Karadeniz, İHA Düşürülmesinin Ardından ‘Çatışma Bölgesi’ Mi Yoksa Bölge Tatil İçin Güvenli Mi?"
Başlığı o kadar masum bir başlık olmayabilir.
Böyle böyle başlıyorlar bir yerde yara oluşturup, sonra onu kaşımaya.
Tabii yerli kullanışlı eblehleri de kışkırtmak o kadar zor olmuyor.
Zaten teşneler hemen "Güvenlik zaafımız var" demeye.
Ben buraya uyarı bayrağımı dikeyim de…