PARİS’TE BİR FİLİSTİNLİ

Serkan Kalemciler
Serkan Kalemciler

Sonun da bunu da söylediler:

"Eğer Filistin devleti dediğiniz şeyi istiyorsanız, onu Londra'da, Paris'te, ülkelerinizde kurun."

Kim söyledi?

İsrail Meclis Başkanı Amir Ohana.

Neden söyledi?

Fransa ve İngiltere'nin Filistin Devletini tanıyacakları açıklamasına atıfta bulundu.

Haksız mı?

Öyle ya, 1926’da eski bir İngiltere Başbakanı Arthur J. Balfour bir paragraf yazıyla Filistin’de İsrail diye bir devlet kurabiliyorsa, bugünkü Başbakan da gitsin Londra’da bir Filistin Devleti kursun. Orayı beğenmezlerse Macron Paris’te, Sen Nehri’nin kıyısında kursun. Aslında Ottova’da da olur, çünkü Kanada da Filistin devletini tanıyacağını söyledi.

İşte sonunda bu noktaya gelindi, dağdan getirdikleriniz bağdakini kovdu. Umarım İsraillileri Filistin’e yerleştirirken aynı sıralarda Yunan’ı da kucaklayıp İzmir’e çıkaran İngiliz başbakanları mezarlarında dönüyorlardır. (O proje bitti sanıyorsanız ABD’nin Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimindeki yeni üslerine bakınız, değişen sadece sponsor)

20 Mart 2025 itibarı ile dünyadaki 193 ülkeden 147’si Filistin’i tanırken, İsrail’i 163 ülke tanıyor.

Aslında büyük bir uçurum yok ama iş o kadar basit değil. Filistin’i tanımak başka, Filistin Devletini tanıyıp Birleşmiş Milletler üyesi eşit bir ülke olarak görmek başka. Arada uçurum var.

Evet, Filistin Birleşmiş Milletler nezdinde bir statüye sahip ama Birleşmiş Milletler üyesi değil.

Bunun anlamını bankacılık sisteminden vatandaşların serbest dolaşımına kadar her alanda görebilirsiniz. Filistin hiçbir devletle oturup siyasi veya ekonomik bir anlaşma yapamaz, yatırım alamaz, kredi çekemez. Ancak bazı büyük ülkeler, “sevabına” Filistin’de bir şeyler yapabilir, o da İsrail’in izniyle. Bugün gelinen noktada ise İsrail istemezse dünya Filistin’e “ekmek bile veremez” (İsrail, geçtiğimiz yıl Filistinlilere yardım getiren Birleşmiş Milletler görevlilerini de öldürdü)

Bir Filistinlinin (Eğer başka bir ülkenin vatandaşı olmaya hak kazanmadıysa) pasaportu bile yoktur. Ülke dışına İsrail’in izni ile çıkabilse bile elinde üzerinde diyagonal olarak büyük harflerle “Bu bir pasaport değildir” yazılı özel bir izin kâğıdı ile çıkabilir. Şimdi bu kâğıdı herhangi bir ülkeye girişte “Pasaport?” diyen memura anlat bakalım. “Efendim aslında bu bir pasaport değil ama pasaport yerine geçiyor…”

Filistin'in BM'ye tam üyeliği için BM Güvenlik Konseyi ve Genel Kurul onayı gerekmektedir.

Anladınız?

Yani iş bu noktaya geldiğinde Filistin konusunda dünya 5’ten ibaret.

O beşten biri dahi veto etse Filistin üye olamaz.

Olamadı zaten.

Geçtiğimiz perşembe günü Birleşmiş Milletler'in Filistin devletini tanıması önerisiyle Güvenlik Konseyi'nde yapılan oylamada ABD, veto kullanarak Filistinlilerin Kuruluşa tam üyeliğini engelledi. İngiltere ve İsviçre çekimser kalırken, konseyin geri kalan 12 üyesi lehte oy kullandı.

ABD’nin bir BM yetkilisi, veto gerekçesini “Bu oylama Filistin Devletine karşıtlığı yansıtmıyor, aksine bunun ancak taraflar arasındaki doğrudan müzakereler sonucunda gerçekleşebileceğinin kabulü"

Bu arada “taraflar arasında doğrudan görüşmeler” de sürüyor. İsrail açlıktan ölmekte olan ve bir avuç unu yerden toplamaya çalışan Filistinlilere “doğrudan” ateş ediyor… Doğrudan müzakereler şimdilik bu düzeyde.

Konuyu oldukça yüzeysel ele aldım. Mesela İngiltere, Fransa veya Kanada’nın “Filistin Devleti” diye kabul edecekleri, canını dişine takmış savaşan Hamas yönetimi değil elbette. Çoktan İsrail’e teslim olmuş Mahmud Abbas yönetimi. Doğrudan görüşmeler dedikleri onunla olacak. Onun da bunca İsrail katliamı karşısında nerede durduğunu bilen var mı? Her nerede duruyorsa emperyalistlerin tek sevdiği Filistin lideri o. Hatta bizim muhalefetin favorisi de o.

Neyse ki ABD veto etti de, İsrail Meclis Başkanı Amir Ohana’nın gazabından şimdilik kurtuldu. Yoksa ABD’ye de “Çok istiyorsanız Washington DC’de bir Filistin Devleti kurun!” diye fırça atabilirdi.

Gerçi bizden bazı arkadaşlar da "İsrail'i çok seviyorsanız, alınız, Arizona Çölü'ne götürünüz!" demişti ama…

İşte artık neye niyet, neye kısmet?

@kalemciler