- Eskişehir'de bir öğretmen, okul bahçesinde nefessiz kalan öğrenciye Heimlich manevrası yaparak hayatını kurtardı.
- Öğretmen Nurcan Beşer, Milli Eğitim Bakanlığı'nın düzenlediği ilk yardım eğitimi sayesinde müdahaleyi başarılı bir şekilde gerçekleştirdi.
- Olay sonrasında öğrencinin sağlık durumu iyi olarak bildirildi ve öğretmen, bu tür eğitimlerin tüm öğretmenlere verilmesi gerektiğini vurguladı.
Eskişehir TOKİ Ümit Yaşar Oğuzcan Ortaokulu'nda teneffüs zilinin çalmasıyla birlikte arkadaşlarıyla oynamak için bahçeye çıkan bir 5'inci sınıf öğrencisi, korkuluklardan kopardığı ve ağzına attığı sentetik çimlerin boğazına kaçması sonucunda nefessiz kaldı.
Erkek çocuğunun yüzünün morardığını ve çevresindeki öğrencilerin panik olduğunu bir öğretmen, düdük çalarak diğer öğretmenlere haber verdi.
O sırada kapıda olan teknoloji tasarım öğretmeni Nurcan Beşer, hemen öğrenciye müdahale etti.
DOĞRU MÜDAHALE İLE KURTARILDI
Öğrencinin nefes alamadığını fark eden Nurcan Beşer, Heimlich manevrası uyguladı.
Beşer'in çabaları ilk başta sonuç vermezken, öğrenciler büyük panik yaşadı.
Öğretmen Beşer'in müdahaleyi kararlılıkla sürdürmesi sonucunda küçük çocuğun boğazına takılan sentetik çimler, ağzından çıktı.
Hızlı ve doğru müdahale sayesinde ölümden dönen öğrencinin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

"ÇOK ZORLANDIK"
Olay anını anlatan öğretmen Nurcan Beşer, "Geçen salı günü bahçede nöbetçiydik. Öğrencimiz, yan taraftaki okulun korkuluklarındaki sentetik çimlerden bir tanesini herhalde rulo yapmış ama koşarken farkında olmadan ağzına almış. Tabii biz bunu bilmiyorduk. Sonra arkadaşım elindeki düdüğü bir-iki kez çalınca bir şey olduğunu anladım. Hemen o tarafa doğru yöneldim.
Orada öğrencinin bir tanesinin morardığını ve nefessiz kaldığını gördüm. Öğrenciye Heimlich manevrasını uygulamak istedim, fakat boğazındakini çıkartmakta çok zorlandık. İlk başta çıkmadı. Sonra öğrencilere şeker ve benzeri bir şey yiyip yemediklerini sordum.
Onlar da böyle bir şey olmadığını söylediler. Öğlen yemeği yedi de boğazına maydanoz gibi bir şey kaçtı mı diye düşündüm. Sonra ağzına bir yudum su verip, yuvarlamasını ve yutmamasını söyledim ama çocuk kendinde değil gibiydi. İkide bir yere yığılıyordu, nefes alamıyordu.
Sonra ben bir kez daha Heimlich manevrası yapınca boğazındaki o parça çıktı. Tabii çocuk rahatladı ama ben hayatımda böyle bir an yaşamadım; hem üzüldüm hem de sevindim." dedi.

"RENGİ BİLE ATMIŞTI"
Yaklaşık 2 hafta önce Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitim kursuna katıldığını anlatan Beşer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada bu manevraları uygulamalı bir şekilde birebir öğrendim. Bunu her öğretmenin öğrenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yardım anında kişilere uygulanacak adımları birebir olarak gösterdiler. Böyle olunca eğitim lafta kalmadı, uygulamalı olunca aklınızda bir şeyler kalabiliyor. Öğrendiklerimi o gün orada uyguladım ve bundan çok mutlu oldum.
Bakanlığımızdan bunu özellikle rica ediyorum, bence bütün öğretmen arkadaşlarımıza böyle eğitimler verilmeli. Aile telefonla arayarak bana teşekkürlerini iletti.
Çok stresli bir olaydı. Ben o olaydan sonra bir saat boyunca kendime gelemedim, derse giremedim. Çünkü rengim bile atmıştı. Çocuğumuzun o gün orada hayatını kaybedebileceğini düşündüm."