- İstanbul'da Nisa Sözen, futbolcu Aycan Yanaç tarafından eğlence mekanında darbedildiğini iddia etti.
- Sözen, kardeşi Esma'yı tuvalette ararken Yanaç ile tartıştığını ve darp edildiğini öne sürdü.
- Güvenlik kamerası görüntülerine yansıyan olay sonrası Sözen, darp raporu alıp şikayetçi oldu.
İstanbul Şişli Harbiye'de bulunan bir eğlence mekanına 3 kız arkadaşı ile birlikte akşam gelen fizyoterapist Nisa Sözen'in ikiz kız kardeşi, eğlendiği sırada tuvalete gitti.
Bir süre sonra kardeşinin arkasından gelen Nisa Sözen, "Esma" diyerek tuvaletin kapılarına vurdu.
FUTBOLCUNUN KENDİSİNİ DARBETTİĞİNİ ÖNE SÜRDÜ
Bu sırada iddiaya göre tuvalette olan futbolcu Aycan Yanaç ile Nisa Sözen arasında tartışma çıktı.
Kavgaya dönüşen olayda darbedildiğini iddia eden Sözen'i, mekandaki diğer müşteriler araya girerek ayırdı.
YAŞANANLAR GÜVENLİK KAMERASINDA
Mekanda yaşananlar ise güvenlik kamerasına yansıdı.
Olayın ardından hastaneye giden Sözen, darp raporu alarak Aycan Yanaç'tan şikayetçi oldu.

"İÇERİDEN BİRİ 'ORAYA GELİRSEM VAR YA' DİYEREK BAĞIRDI"
Olayla ilgili konuşan Nisa Sözen, şunları söyledi:
"Biz mekana gittik cuma günü. Dört kızız. Kabin yanındayız. Daha gitmişiz saat 01.00 gibi gittik zaten. Sonra ikizim var benim bir de. İkizim yanımızdaydı. Sonra ben tuvaletteydim, tuvaletten masaya döndüm kabinin oraya. Arkadaşlarıma dedim ki, 'Esma nerede?' İkizimin adı Esma. Tuvalette dediler, indim tuvalete baktım.
Bakmaya diye indim. Kapıyı çalıyorum, tuvaletten bir kız çıktı. Zaten iki tuvalet vardı. Diğer kapıyı çalıyorum. Hatta bir kız girdi, onunla sohbet ettim o sırada. Esma, Esma diye seslenerek kapıyı çaldım birkaç defa. Sonra, tabii ki müzikli bir ortam. İçeride biri bana dolu dese de bir şey dese de duymuyorum.
Ben Esma'nın orada olduğuna inanarak Esma, Esma diye kapıyı çalıyorum kapıyı açsın diye. Sonra en son şu sesi duydum, çok yüksek sesle bağırdığı için. 'İçeride Esma yok diyorum, anlamıyor musun? Seni oraya gelirsem var ya' dedi bir ses."

"SURATIMA VURUP YERE YATIRDI"
Bunu demesiyle o kapıyı açması bir oldu. Bu arada şunu da söyleyeyim, benim boyum 1.58, 46 kiloyum. Karşımda, benden boy olarak uzun ve yapılı bir kız, bu kişinin adını vereceğim Aycan Yanaç, direkt suratıma bir vurdu. Ben zaten o sırada yere düştüm. Saçımı tuttu, yüzümü, bir şey görmüyorum o esnada. Ne oluyor, ne bitiyor, içeride kimse yoktu; ama kafamı kaldırdığımda, yerden kalkmaya çalıştığımda 2 kişi daha falan fark ettim tuvalette, kim bilmiyorum.
Sonra ben yerden kalktım. Beni tekrar aynı şekilde yüzüme vurarak yere yatırdı. Bacağımla daha sonradan fark ediyorum. Neyse onu sonra söyleyeceğim. Birkaç kere beni yere yatırdı. Tuvalet zaten dar. Küçük bir yer. Kaç kere başımı duvara vurdum yere yatarken. Her yerim çok fena. Saçımı çekmiş; çekti yani çok net hatırlamıyorum o anları. Kafamı duvara vurduğum için üstü şiş. Kafamın burası şiş. Bu şekilde olaylar.
"BANA BİR SU VERMEDİ KİMSE"
Bacağımda kocaman bir sıyrık var. Sonra çıktık mekandan. Kızı korudular. Mekanda tanıdığım dediğim insanlar kızı aldı, ofis gibi bir yere götürdüler. Beni mekandan dışarı çıkartmaya çalıştılar ki ben zaten olay çıkmasın diye dışarı çıktım. Zaten hüngür hüngür ağlıyordum o sırada. Polisi çağırdım.
Sadece ikizim o sırada beni o halde ağlarken gördüğü için çok sinirlendi. İçeri girmeye çalıştı falan. Mekan hiçbir şekilde o esnada bana yanıma gelmedi, iyi misin demedi, bana bir su vermedi kimse.

"BENİ BİR ŞEKİLDE DUVARDAN ATTILAR, İTTİLER"
Bakın burayı özellikle söylüyorum, hiç kimse. Bu arada bu olaylar olurken tuvaletin, yani bu kadınlar tuvaletinde olduğu için, tuvaletin dış kısmında beni bir şekilde tuvaletten attılar, ittiler, anlamadım ne olduğunu.
Dış kısmında işte ben kendime anlatmaya çalışıyorum, ağlıyorum bir yandan, bir tane uzun boylu tahmin ediyorum ki güvenlik. Ben kendimi açıklamaya çalışırken 'Gördüm kızı kaç kere yere yatırdı' dedi. Neyse buradan sonra ben çıktım ettim.
"ŞİKAYETÇİ OLDUM; DARP RAPORU ALDIM"
Kapıda işte dediğim gibi ikizim sinirlendi. O sırada polisler geldi. Bu sırada hiç kimse benim yanımda olmadı. Kimse bana 'İyi misin' demedi. Geçmiş olsun demedi. Ertesi gün ne bir arama ne bir şey olmadı.
Tabii ki ben o gün hemen karakola gittim şikayetçi oldum. Darp raporu aldım hastanede tomografi çekildi. Kan verdim. Röntgen çekildi, göğüs röntgeni. Dizim acıdı, dizimin röntgeni çekildi.

"DAVAMIN SONUNA KADAR ARKASINDAYIM"
Bugün hala nefes alamıyorum. Nefes alırken sol tarafım önden arkadan baskı var gibi böyle sıkışıyor ki ben fizyoterapistim, çalışan bir insanım. Bugün işe gidemedim; çünkü gücüm yok. Her yerim ağrıyor boynum, kolum, sırtım. Nefes bile alacak halde değilim. Öksürürken bile canım acıyor.
Bu şekilde zaten savcılıkta, karakola şikayet ettim. Savcılıkta da bu dava görülecek umarım. Umarım cezasız kalmaz, umarım ben sadece dayak yediğimle kalmam. Aycan Yanaç'tan ve o mekandaki herkesten ve o mekandan sonuna kadar şikayetçiyim.
"BEN ORADA CANIMLA UĞRAŞIYORUM, SEN İÇMEDİĞİMİZ ALKOLÜN PARASINI ALMAYA ÇALIŞIYORSUN"
Ben orada canımla uğraşıyorum, ben orada berbat bir haldeyim ağlıyorum her yerim çizik sıyrık başım şişmiş saçlarım dağılmış ben o haldeyken sen orada 1 milyon kaybettiğini konuşuyorsun; bizim yüzümüzden 1 milyon zarar ettiğini söylüyorsun ve gidip bizim arkadaşlarımız olan masadan bir de daha söyleyip de içemediğimiz bir bardak alkolün hesabını almaya kalkıyorsun ve alıyorsun da.
Üstüne üstlük 'İndirim yaptırayım mı, çizdireyim mi hesabı' gibi dalga da geçiyorsun.
"BEN BURADA KENDİ HAKKIMI SAVUNACAĞIM"
Ertesi gün hiç kimse beni aramıyor. Kimse bana bizlik bir şey yok ama hani biz senden 'O kız adına özür dileriz' demiyor. O kız hala o mekana gitmeye devam ediyor. Herkes o kız ünlü tanınıyor, mekanın PR'ını yapıyor diye koruyor; ama ben burada kendi hakkımı savunacağım.
Mahkeme olursa da eminim ona şahitlik de yapacak o mekandaki çalışanlar. Eminim onun tarafında olup ona şahitlik de yapacaklar. Ben davamın sonuna kadar arkasındayım.

"İDDİALAR GERÇEĞİ YANSITMAMAKTADIR"
Sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Aycan Yanaç'ın avukatı, şu ifadeleri kullandı:
Sosyal medya ve bazı internet platformlarında müvekkilimiz Aycan Yanaç'a yönelik servis edilen 'Darp' iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır. Kamuoyuna sunulan içerik ve açıklamalar eksik, çarpıtılmış ve yönlendirici niteliktedir.
Gerçek dışı söylemler üzerinden yapılan paylaşımlar, tarafımızca 'Gündeme gelme' ve 'İtibar zedeleme' amacı taşıyan açıklamalar olarak değerlendirilmekte olup, ilgili kişi ve mecralar hakkında gerekli hukuki süreç başlatılmıştır. Kamuoyunun tek taraflı beyanlara ve kişilik haklarına zarar verici nitelikteki açıklamalara itibar etmemesini önemle rica ederiz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.