Tarihi Diziler Neden Sevilir?
İnsan, kendi çağını anlamlandırmak için çoğu zaman geçmişe başvurur. Bu dönemin gürültüsünden, belirsizliğinden ve kararsızlığından yorulduğunda, gözünü tarihin daha net çizilmiş hatlarına çevirir. O yüzden belki de tarih, sadece bir bilgi alanı değil aynı zamanda bir sığınak, bir pusula ve çoğu zaman bir ayna gibidir.
Modern hayat hızla akar, akarken unutturur. Günlük koşturmaca, algoritmalar, ekranlar arasında insan kendine ve köklerine yabancılaşır. İşte tam da bu noktada, bir eski çağ kıyafeti, tozlu bir saray odası ya da kılıç kuşanmış bir atlı, hiç tanımadığımız bir çağın içinde bile kendimize dair bir şeyler bulmamızı sağlar.
Bir araştırma sürekli gördüğümüz şeylerin zihnimizi etkilediğini söylüyor. Doğaya bakmakla beton ve asfalta bakmak aynı şeyi hissettirmiyor elbette. Belki de tarihi dizilerin bizi çeken anahtar kelimeleri bunlardır. Doğa, at, orman ve ekransız hayat…
Bu yüzden dönem dizileri, filmleri her zaman ilgi görür. Çünkü ne kadar dijitalleşsek de ruh dediğimiz şeyin analog bir tarafı vardır. Ve o taraf, geçmişte anlam arar.
Son 20 yılda pek çok iyi Türk yapımı izledik. Muhteşem Yüzyıldan Diriliş Ertuğrul’a kadar pek çok kaliteli iş yapıldı. Ama atmosferinden olsa gerek bana çok daha sıcak ve gerçek gelen bir yapımı önermek istiyorum. Kuruluş Osmancık…
Bugünlerde yine aynı rolü üstlenen Cihan Ünal’ın güçlü oyunculuğuna hayran olmamak mümkün değil. Usta oyuncuya yıllar önce gençliğini canlandırmak nasip olmuştu, bugün de Kuruluş Orhan dizisinde ihtiyarlık dönemine hayat veriyor.
Dizi Önerisi: Kuruluş Osmancık
Yayın: TRT Arşivi / Tabii Platformu
Tarık Buğra’nın romanından uyarlanan ve 1980’lerde TRT için çekilen bu dizi, Osman Gazi’nin gençliğini, idealini ve devlet olma hayalini anlatıyor. Bugünkü dev yapımlarla kıyaslandığında bütçesi mütevazı olabilir ama senaryosu, atmosferi ve oyunculuğu hâlâ etkileyici.
Her sahnesinde, inancın, azmin ve kararlılığın sade ama güçlü bir anlatımı var. Sadece bir karakterin değil, bir fikrin, bir milletin doğuşunu izliyorsunuz. Ve bu, bugünü anlamak için büyük bir anahtar.
Tabii platformu dizinin yüksek kalitede dijital arşivini sunuyor. Hangi çağda yaşarsanız yaşayın, bu diziyi izlerken bir çağın nabzını hissetmek mümkün.
Film Önerisi: The King (2019)
William Shakespeare’in eserlerinden esinlenerek çekilen The King, İngiltere Kralı V. Henry’nin hikâyesini anlatıyor. Film, savaşın ve liderliğin ağırlığını, genç bir kralın omzunda hissettiriyor.
Sanat yönetimi, oyunculuk ve atmosferiyle öne çıkan bu yapım, geniş kitlelerce çok bilinmese de tarihle sinema arasında kurulan en iyi köprülerden biri. Özellikle güç ve vicdan arasındaki çatışmayı dramatik bir sadelikle işlemesi, onu etkileyici kılıyor.
İnsan geçmişe sadece nostalji için dönmez. Bazen daha iyi bir gelecek hayal edebilmek için döner. Geçmişin hatalarını görüp tekrar etmemek, kahramanlıklarını hatırlayıp bugünkü umutsuzluğa direnmek için döner.
Belki tarih bugün için anlatılır. Ama iyi anlatılmış her dönem hikâyesi, bizi bugünden daha fazla bugüne ait hissettirir.
Geçmişte takılı kalmayalım ama tamamen de yok saymayalım.
Bu hepimizin tarihi…