- ABD ile Türkiye'nin yakın ilişkisi, Gazze'de yeni bir güç dengesi oluşturarak İsrail'i geri planda bırakabilir.
- Haaretz'e göre, Türkiye'nin Gazze'de merkezi rol üstlenmesi, İsrail'in Hamas'a karşı manevra alanını daraltabilir.
- ABD'li yetkililer, bu planı "pratik" bulursa, İsrail'in Ankara karşısında zayıf kalabileceği öne sürülüyor.
İsrail’in önde gelen gazetelerinden Haaretz’te Zvi Bar’el tarafından kaleme alınan analizde, ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki yakınlaşmanın, Gazze’de İsrail’i saf dışı bırakabilecek yeni bir güç dengesi oluşturduğu öne sürüldü.
TÜRKİYE’NİN GAZZE PLANI İSRAİL’İN MANEVRA ALANINI DARALTIYOR
Analize göre Ankara’nın Gazze planında merkezi bir konuma yükselmesi, Tel Aviv yönetimini Hamas karşısında manevra alanı daralmış bir aktöre dönüştürebilir.
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın konuyla ilgili açıklamalarına geniş yer verilen analizde, Barrack'ın, Türkiye'nin Gazze'de kurulması planlanan uluslararası istikrar gücüne katılmasını, İsrail Başbakanı Netanyahu için "yapabileceği en parlak şeylerden biri" olarak nitelediği aktarıldı. Ancak Barrack'ın, iki ülke arasındaki güvensizlik nedeniyle bu "parlak fikrin" gerçekleşeceğini düşünmediği de ifade edildi.
Barrack'ın, Türkiye'nin Gazze'nin yeniden imarına katılımının sadece kritik olmakla kalmayıp, Türkiye-İsrail ilişkilerinde de bir dönüm noktası yaratabileceğine inandığı belirtildi.

ERDOĞAN–TRUMP YAKINLAŞMASI
Yazıda, İsrail'in özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başkan Trump arasındaki "yakınlaşmaya" dikkat etmesi gerektiği vurgulandı.
Barrack'ın, "Bakın, harika olan şey, iki başkanımız arasında bir yakınlaşma (kankalık) olması" sözlerine atıf yapılan analizde, ABD'li temsilcinin esir takası müzakerelerinin son turunda Türkiye'nin rolünü övdüğü hatırlatıldı.
Barrack'ın, "Türkiye, esir takası müzakerelerinin son turunda Katar ile yan yana Hamas'la son görüşmeyi yapmak için devreye girdi ve bu bizi kurtardı. Bu, ABD'yi gerçekten bir karar noktasına getirdi." şeklindeki ifadelerine yer verildi.
Trump-Erdoğan yakınlığının tek sebebinin Gazze olmadığı vurgulanan yazıda, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemleri almasıyla başlayan krizin çözümüne yönelik adımlar atıldığı ve Trump'ın Türkiye'yi F-35 projesine geri döndürmekten bahsettiği kaydedildi.

SİLAH BIRAKMA FORMÜLÜ GÜNDEMDE
Haaretz'teki analize göre, Gazze planını geciktiren en önemli faktör Hamas'ın silahsızlandırılması. Bu noktada Katar ve Türkiye'ye "yaratıcı bir çözüm" bulma görevi verildiği belirtildi. Türk ve Filistinli kaynaklara dayandırılan iddiaya göre, masadaki "yaratıcı" formül, Hamas'ın silahlarını "teslim etmesini" değil, sadece "bırakmasını" ve kullanmamasını öngörüyor.
Bu çerçevede Hamas'ın sivil yönetime karışmayacağı taahhüdüne güvenen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın, örgütün erken bir aşamada tamamen silahsızlanmasının gerçekçi olmadığı görüşünü taşıdığı ifade edildi. Fidan'a göre bu ancak, Gazze yönetiminin Filistinlilerin eline geçmesi ve İsrail ile ateşkesin kalıcı hale gelmesiyle mümkün olabilecek.
Türkiye'nin bu plana katılımını, Gazze'yi yönetecek uluslararası ve Filistinli grupların güvenliğinin garantisi olarak sunabileceği de dile getirildi. Zira Hamas'ın Türk güçleriyle şiddetli bir çatışmaya girmek istemeyeceği öngörülüyor.
Analiz, Trump yönetiminin Ankara'nın sunduğu çözümü "pratik" bulması halinde, İsrail'in kendisini ABD ile yeni bir çatışma rotasında bulabileceği ve bu denklemde elindeki kartların Cumhurbaşkanı Erdoğan'ınkinden daha zayıf kalacağı tespitiyle son buldu.