Damarlarımızdaki tehlike: Pıhtı atması

Pıhtı, attığı yere bağlı olarak hastayı farklı şekillerde olumsuz etkileyebiliyor. Rahatsızlığın etkileri bazen hareket kısıtlılığı, işitme ve görme kayıpları şeklinde kendisini gösterebiliyor. Bazen de etkilediği alana ve erken müdahaleye bağlı olarak kısa zamanda atlatılabiliyor.

NEDENLERİ VAR

“İskemik inme” olarak da adlandırılan beyin damar tıkanıklığı, diyabet ve hipertansiyon hastalarını daha çok hedef alıyor. Kalp-damar hastalıkları, enfeksiyon, tümör ve travmalardan kaynaklanabiliyor. Yaş, cinsiyet ve yaşam şekli gibi faktörler pıhtı atmasını tetikleyebiliyor.

TEDAVİSİ MÜMKÜN

Pıhtı atan hasta ilaçla ya da cerrahi müdahale ile tedavi edilebiliyor.

Bunun için önce pıhtı atan hasta kontrol altına alınıyor. Emar ve anjiyolu tomografi uygulamaları ile hasta açısından gelinen süreç netleştiriliyor. Bundan sonra pıhtı atmaması veya atan pıhtının bedendeki tahribatını azaltmak için kan sulandırıcılar kullanılıyor.

PIHTININ ETKİLEDİĞİ ALAN ÇOK ÖNEMLİ

Pıhtının atıldığı bölge ve büyüklüğüne göre etkisi farklı oluyor; tedavisi de bu doğrultuda düzenleniyor. Hasta tedaviye cevap verebiliyor ya da etkisi geçici olabiliyor, bazen geçse de bir iz bırakabiliyor. Pıhtı atması sonucundaki vakalarda ender de olsa ani ölümler de görülebiliyor.

ETKİLERİ AÇISIDAN ÖNEMLİ BİR HASTALIK

Kol ve bacaklarda felçler, konuşma bozuklukları, bilinç kayıpları, algılayamama gibi sonuçlar pıhtı atmasının etkileri arasında yer alıyor.

HAREKET ETMEK GEREK

Pıhtı atmasını önlemek için özellikle yatan hastaların hareket etmesi öneriliyor. Yatakta sürekli hareketsiz yatmak, pıhtı atmasının sebeplerinden biri. Bacakları hareket ettirmek, bol su içmek ve bazı hastalar için varis çorabı kullanmak bu aşamada hayati önem taşıyor.

Ameliyat öncesinde giydirilen ameliyat çoraplarının da işlevi pıhtı atmasını önlemeye yönelik.

HER YIL 200 BİN İNME VAKASI GÖRÜLÜYOR

Yapılan resmi açıklamalara göre Türkiye'de her yıl, yaklaşık 200 bin akut inme vakası görülüyor. Tüm dünyada ölüm nedenlerinde inme, diğer hastalıkların arasında 3’üncü sırada yer alıyor.