28 Şubat sürecinin üzerinden tam olarak 24 yıl geçti. 28 Şubat süreci, Türkiye'nin siyasi tarihinde postmodern darbe olarak anılıyor. Bu nedenle vatandaşlar, ''Postmodern darbe nedir, ne anlama gelir?'' sorularına yanıt aramaya başladı.
Peki, Postmodern darbe nedir, ne demek?
POSTMODERN DARBE NEDİR, NE DEMEK?
Askerin yönetime direkt olarak el koymayıp medya aracılığıyla hükümetin istifaya zorlanması olayına postmodern darbe denilmektedir.
28 Şubat 1997 yılında yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısında alınan ve 28 Şubat Kararları diye anılan kararlar ile gelişen olaylar sonucunda Radikal yazarı Türker Alkan'ın 13 Haziran 1997 tarihli ve "Postmodern bir askeri müdahale" başlıklı yazısında tanımlanmasıyla gündeme girmiş ve Cengiz Çandar'ın etkisiyle yabancı basında kullanılmaya başlanmıştır.
Siyasi literatüre giren "postmodern darbe" tanılamasıyla birlikte "28 Şubat süreci" birçok kitapta ele alınmıştır.
2000 yılında Sırbistan'da yaşanan eylemler, 2001 yılında Belarus'ta yaşanan ve başarısızlıkla sonuçlanan eylemler, 2003 yılında Gürcistan'daki "Gül Devrimi" ile 2004-2005 arasında Ukrayna'da "Turuncu Devrim" olarak adlandırılan süreç de yabancı basında "postmodern darbe" olarak adlandırılmıştır.
2006 yılında Venezuela'da Hugo Chavez karşıtları tarafından yapılan eylemler de "postmodern darbe" girişimi olarak değerlendirilmiştir.
Ancak "postmodern darbe" terimi, Türkiye'de dünyadaki kullanımından farklılık göstermektedir. Bu terim, Türkiye'de ordunun siyasi hükümete yapılacakları ve yapılmayacakları dikte ettirdiği, yani demokratik olmayan bir kurumun demokrasinin işleyişine müdahalesini anlatmak için kullanılmaktadır.
Dünyaya bakıldığında ise, Guardian yazarı Jonathan Steele'nin görüşüne göre; otoriter olan bir hükümetin işleyişine, ABD kaynaklı hükümet dışı örgütler tarafından desteklenen toplumsal hareketlerle müdahale edilmesi anlamında kullanılmaktadır.
Öte yandan postmodern durum (veya ileri modernlik), ekonominin küreselleşmesi, sermaye birikimi ve hareketi ile ulusal ekonomilerin piyasa mekanizmaları aracılığıyla bütünleşmesi gibi güncel sosyo-ekonomik özelliklere işaret etmektedir.
