Türkiye'nin Dış Politikası
ensonhaber.com

Türkiye'nin Dış Politikası

Ensonhaber - KİTAP Oral Sander’in kitapları ile tanıştığımda Üniversite sıralarındaydım. İlk çağlardan 1918’e kadar olan siyasi tarihi ve 1918 - 1994 arası dönemi ele alan iki ‘Siyasi Tarih’ kitabı bende önemli ufuklar açtı. Bu kitapları okuduktan sonra yakın tarihe olan merakım daha da arttı ve merhum Sander’i bir kez daha rahmetle andım.

Sander’in erken ve ani ölümünden sonra yazdığı makaleleri bir araya getirip derleyen Melek Fırat’ın titiz ve güzel çalışmasının ürünü olan ‘Türkiye’nin Dış Politikası’ kitabını bu açıdan yararlı görüyorum.

Türkiye'nin Dış Politikası

Doğrusunu isterseniz benim de bugüne kadar böyle bir kitaptan haberim yoktu. Sürekli ziyaret ettiğim, kitap satan internet sitelerinde denk geldim. Hemen temin ettim ve büyük merakla okumaya başladım. Şimdiye kadar okumadığım için kendime kızdım.

Elimden geldiğince okuduğum kitapları burada tanıtarak siz kitapseverlere nacizane görüşlerimi paylaşmaya devam edeceğim. Aslında kitapta çok bilgilendirici, okura farklı bakış açıları kazandıran konular mevcut. Ama ben daha çok ikinci dünya savaşı üzerinde duracağım.

Zira önem verdiğim bir dış politika başarısıdır. Şimdi isterseniz o dönemin barışçıl dış politikasını bir kez daha hatırlayalım.

SATRANÇ TAHTASINDA DOĞRU HAMLELER

Türkiye, Cumhuriyet dönemi dış politikasını, ikinci dünya savaşının dünyayı kasıp kavurduğu buhran döneminde izlediği ‘Pragmatist’ siyaset ve doğru hamleler sonucunda savaşın dışında kalmış ve tek kurşun atmadan savaşın yıkıcı etkilerinden kendisini kurtarmasını bilmiştir.

MÜTTEFİK DEVLETLERİN ÇABALARI

Müttefik devletlerin Türkiye’yi savaşa dâhil etme çabaları sonuçsuz kalmış, Türkiye ise bu savaşta tarafsızlığını koruyarak savaş dışı kalmayı başarmıştır. Her ne kadar Türkiye savaşa katılmamış olsa da ekonomik, sosyal, siyasi olarak derin yaralar almıştır.

Özellikle ekonomik açıdan zor günler geçiren, ama birinci dünya savaşının ülkeye getirdiği ve etkileri uzun süren dönemi göz önünde bulunduran Türkiye, sütten ağzı yandığı için bu sefer yoğurdu üfleyerek yemeyi tercih etmiştir.

"SENİ BABASIZ BIRAKMADIM”

Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün, bir gezi esnasında yanına gelen küçük bir çocukla olan diyaloğu hafızalarda yer edinmişti. Çocuk, İnönü’nün yanına gelerek "Bizi şekersiz bıraktın.” diye sitemde bulunur. Buna karşılık Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün verdiği tarihi cevap ise, bizim savaşa neden katılmadığımızı bir kez daha doğrular nitelikteydi.

İnönü; “Seni şekersiz bıraktım doğru. Ama babasız bırakmadım.” Savaşta yoksul düşen, ekmeği bile karne sistemi ile alan Türkiye, buna çare olarak Başbakan Şükrü Saraçoğlu döneminde 1944 yılında ilan edilen ‘Varlık Vergisi’ ile bu yaraları sarmak için geçici önlem(ler) aldı. (Bu vergi sadece gayrimüslimleri kapsıyordu.)

İMZALANAN DOSTLUK ANLAŞMALARI

Kitapta çok zengin konu başlıkları var. Ben sadece bu başlıklardan birkaç tanesini derleyerek kitap hakkında az da olsa siz kitapseverlerle paylaşacağım. Bu başlıklardan birisi de Türkiye’nin komşu devletlerle imzaladığı dostluk anlaşmalarıdır. 9 Şubat 1934 tarihinde Atina'da Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya ve Romanya arasında ‘Balkan Antantı’ imzalandı.

Böylece Türkiye, batı sınırlarının güvenliğini sağlamış oldu. Bunun yanında sınır güvenliğini korumaya devam eden Türkiye, İran, Irak ve Afganistan ile 8 Temmuz 1937'de İtalya'nın işgalci politikalarına karşı oluşturmuş olduğu ve savunma özelliği taşıyan ‘Sadabat Paktı’nı imzaladı.

Tahran’da Sadabat Sarayı'nda imzalandığı için ismi buradan geliyor. Meraklı okuyucular için küçük bir not olarak düşelim. Suriye bu Pakt’ta neden yok sorunuzu duyar gibiyim. Evet, Suriye bu Pakt’ta yer almadı çünkü o dönem Irak ile sınır sorunları, Türkiye ile Hatay sorunlarını yaşıyordu.

BÖLGESEL SORUNLAR ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE VE NATO

Türkiye, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği tehdidine karşı 1952 yılında NATO’ya üye oldu. Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (North Atlantic Treaty Organization) Türkiye’nin bu örgüte üyeliği sizlerin de bildiği gibi Kore savaşına asker göndererek oldu. Türkiye, bulunduğu coğrafi konum itibariyle sınır güvenliğini korumak için Başbakan Adnan Menderes iktidarının birinci döneminde NATO’ya üye olarak güvenliğini sağlamlaştırdı.

Bu tarihten günümüze kadar Türkiye ve NATO ilişkileri her ne kadar inişli çıkışlı olsa da Türkiye, bu örgütte önemli bir müttefiktir. Nitekim Türkiye, NATO’da üçüncü büyük kara ordusuna sahiptir. Sovyet Rusya’nın bu hamleye cevabı gecikmedi ve 14 Mayıs 1955 tarihinde Polonya’nın Varşova kentinde sekiz sosyalist ülke bir araya gelerek ‘Varşova Paktı’nı kurdu. Pakt, uzun ömürlü olmadı, daha sonra dağıldı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER ANA BAŞLIKLAR

Siz okurlara kitaptan geçen bütün ana başlıkları tanıtmam mümkün olamayacağı için ilginizi çekebileceğini düşündüğüm diğer konuları sizler için derledim.

*Türkiye’nin Dış Politikası

*Türk ve Bulgar İlişkileri

*Türkiye ve Ortadoğu

*Türkiye ve Türk Dünyası

*Birinci Dünya Savaşında Türk ve Yunan İlişkileri

*Balkan ve Karadeniz İşbirliği

*Türk Dış Politikasında Sürekliliğin Nedenleri

Bu kitap tanıtımını çok sevdiğim ve yakın tarihte kaybettiğimiz İtalyan yazar Umberto Eco’nun bir sözüyle bitirmek istiyorum: “Kitap okumak ömrü uzatır.”

Hepinize kitap dolu bir ömür diliyorum.