Ankaralılar Şule Çet davası için adliye binasında

Ankara'da 29 Mayıs 2018 tarihinde bir plazanın 20. katından şüpheli bir şekilde düşerek hayatını kaybeden Gazi Üniversitesi öğrencisi 23 yaşındaki Şule Çet’in ölümüne ilişkin davanın 2. duruşması, bugün Ankara'da görülecek. Ankaralılar, ilk davada olduğu gibi ikinci duruşmada da mahkeme salonunu hıncahınç doldurdu.

"DURUŞMANIN SON BULACAĞINI TAHMİN EDİYORUZ"

Duruşma öncesi konuşan ağabey Şenol Çet, “Biz bugün, burada duruşmanın son bulacağını tahmin ediyoruz. Sanıkların cezalandırılmasını umuyoruz. En ağır şekilde cezalandırılmaları için elimizden geleni yapmak için mücadele edeceğiz.” dedi.

Ankaralılar Şule Çet davası için adliye binasında VİDEO

SUÇLAMALARI REDDETTİLER

"Cinayet", "nitelikli cinsel saldırı" ve "hürriyeti tahdit" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 39'ar yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan sanıklar Çağatay Aksu ve Berk Akand, ilk duruşmada suçlamaları kabul etmemişti.

OTOPSİ RAPORU

Çet'in ölümünden sonra yapılan otopsi raporunda, "Şule Çet’e ait olduğu bildirilen kan numunesinden DNA profili tespit edildiği, sağ ve sol ele ait toplam 9 adet tırnak parçası ile anal ve vajinal sürüntü numunelerinden birbirleri ile uyumlu kadın genotipte DNA profilleri tespit edildiği, tespit edilen DNA profillerinin Şule Çet’e ait DNA profili ile uyumlu olduğunun belirlendiği, düşük düzeyde erkek cinsiyet geni içerdiği belirlenen sağ ve sol ele ait 9 adet tırnak parçası ile anal ve vajinal sürüntü numunelerinden Y-STR DNA analiz çalışmalarının yapıldığı, Y-STR DNA analiz çalışmaları sonucunda karşılaştırmaya müsait Y-STR DNA profili tespit edilemediğinin belirtildiği" ifadelerine yer verilmişti.

Rapordan sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen şüphelilerin, 39 yıl hapis cezası istendi.

"KRAVAT İNDİRİMİ OLMASIN"

39 yıl hapis istemine acılı baba İsmail Çet, az bularak karşı çıkmıştı.

Baba Çet, "Başka insanların da canı yanmasın. Katillerin, mahkemeye çıkıp da takım elbise giyip, kravat takmasından verilen kararların düşürülmemesi bakımından hakimlerimize düşecek büyük kararlar var." ifadelerini kullanmıştı.

Şubat ayında ilk duruşmaya çıkan Çağatay Aksu ve Berk Akand, hakim karşısında ifadelerini vermişti.

"SİZİN VİCDANINIZA GÜVENİYORUM"

Sanıklardan Çağatay Aksu savunmasına,"Mesnetsiz suçlamalarla karşınızda olduğum için heyetinizden çok özür dilerim. Hiçbir suçu kabul etmiyorum, öncelikle Allah'a daha sonra da sizin vicdanınıza güveniyorum." diyerek başladı.

Suçlamalarla alakalarının olmadığını savunan Aksu, "Cinsel istismar, cinayet söz konusu değil. Şule'ye dokunmadık. Hala neye dayanarak bu kadar insan üstümüze geliyor? Ya gösteriş amacındalar ya da bir şeyi bilmeden bizi suçlamaya geliyorlar." ifadesini kullanmıştı.

Sanık Berk Akand ise Çağatay Aksu ile üniversiteden arkadaş olduklarını, Şule Çet'i ise olay günü tanıdığını söylemişti.

Akand savunmasının devamında , "Çok yorgundum. Telefonumu bir köşeye bıraktım. İçim geçer gibi oldu. Uyumamak için direniyordum. Bu sırada Şule'nin yanımdan kalktığını fark ettim. Çağatay da gitti. Ben müzik dinlemeye devam ettim. Bu sırada içim geçmiş." dedi.

"BARDAK YIKAMA SESİ DUYDUM"

Bir süre sonra Çağatay Aksu'nun, "Berk, Berk" diye bağırıp kendisini uyandırmaya çalıştığını anlatan Akand, "Gözümü açamıyordum. Işıkların açıldığını fark ettim. Önce müzik kesildi. Bilgisayarın kapanış müziğini duydum. Çağatay'ın ayak seslerini duyuyordum. Oraya buraya koşturuyordu. Şişe sesi, peşi sıra bardak yıkama sesi duydum." diye konuştu.

Ardından Aksu'nun tekrar yanına gelip, "Şule, 'Ben gidiyorum.' dedi ve camdan atladı gitti. Hadi biz de gidiyoruz." dediğini aktaran Akand, şöyle devam etti: "Söylediklerine inanamadım. 'Saçmalama.' dedim. 'Ne saçmalaması' diye parmağını gösterdi. 'Tutarken böyle oldu.' dedi. Şule'nin çantasını gösterdi. Kapıya koştum. Parmağı iyice şişmişti. Çağatay ile Şule aralarında bir şey oldu sandım. Aşağıda güvenlikle karşılaştık. Çağatay 'Hadi gidelim.' diyordu. Sakindi. Güvenlik görevlileri, 'Patlama sesi duyduk. Siz de duydunuz mu?' diye sordu. Patlama sesi duymadığımı söyledim. Bu sırada Çağatay da kayboldu. Telefonla arayıp, 'Neredesin, kız nerede?' diye sordum. Güvenlik görevlilerine, 'Buradan bir kız geçti, gördünüz mü?' diye sordum. 'Evet geçti.' demelerini bekliyordum. Geçmedi deyince daha kötü oldum. İtfaiye, polis ve ambulans geldi. İtfaiye asma kata çıktı. Burada diye işaret verince sinir krizi geçirdim."

ÖLÜMDEN ÖNCEKİ SON GÖRÜNTÜLER

6 Şubat'ta görülen davadan 2 gün sonra Şule Çet'in ölümünden önceki anlara ait görüntüler ortaya çıktı.

Görüntülerde; sanıklar Çağatay Aksu ve Berk Akand'ın, Şule Çet ile birlikte gece saat 00.39'da 20'nci kattaki ofiste içki içmeye başladıkları görüldü. Şule Çet'in, elindeki viski şişesini, kapağını açamayınca sanık Çağatay Aksu'ya vermesi, saat 00.45'te ise elindeki bardakları masaya bırakması görüntüde yer aldı.

Saat 01.47'de sanıkların kendi aralarında bağırarak konuşması, bu sırada Şule Çet'in gülmesi görüntüye yansıdı. Sanık Berk Akand'ın cep telefonuyla kaydettiği görüntüde, saat 02.56'da ise Şule Çet ile sanık Çağatay Aksu'nun koltukta yan yana oturması yer aldı.

Şule Çet'in ölmeden önceki son görüntüleri ARŞİV