Güllü'nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter savcılıkta ifade verdi: Cinayetse alakası olan herkesten şikayetçiyim

Şarkıcı Güllü'nün ölümüne ilişkin soruşturma sürerken, oğlu Tuğberk Yağız Gülter savcılığın daveti üzerine Yalova Adliyesi’ne gelerek ifade verdi. Yaklaşık 5 saat süren görüşmenin ardından adliyeden ayrılan Gülter, basına kısa bir açıklama yaptı.

  • Şarkıcı Güllü'nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter, annesinin ölümüne ilişkin Yalova Adliyesi'nde yaklaşık 5 saat ifade verdi.
  • Gülter, annesinin cinayete kurban gittiyse ilgili herkesten şikayetçi olduğunu belirtti.
  • Avukatı ise gerekli açıklamaların yazılı olarak basınla paylaşılacağını söyledi.

Güllü'nün oğlu Tuğberk Yağız Gülter, Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'ndeki 6 katlı binanın teras katındaki evinin penceresinden 26 Eylül'de düşen annesi Gül Tut'un ölümüyle ilgili Yalova Cumhuriyet Başsavcılığının daveti üzerine adliyeye geldi.

Bilgisine başvurulmak üzere adliyeye davet edildiği öğrenilen Gülter, yaklaşık 5 saat süren görüşmenin ardından adliyeden çıktı.

"CİNAYETSE ŞİKAYETÇİYİM"

Gülter, adliye önündeki gazetecilere, gerekli bilgilendirmeleri yaptığını, bildiklerini anlattığını, konuyla ilgili avukatlarının açıklama yapacağını söyledi.

Gülter, "Kimden şikayetçi oldunuz?" sorusuna, "Bu konularla ilgili gerekli açıklamaları avukatlarım yapacak." dedi.

Avukat Aycan Sevsay da müvekkilinin savcılığın talebi doğrultusunda adliyeye gelip ifade verdiğini belirterek, "Her şeyi detaylı bir şekilde anlatmıştır. Gerekli açıklamaları yazılı bir şekilde basınla paylaşacağız." diye konuştu.

Gülter ve avukatı daha sonra adliyeden ayrıldı.

Gülter'in savcılıktaki görüşmesinde, annesi cinayete kurban gittiyse bu işle alakası olan herkesten şikayetçi olduğunu söylediği öğrenildi.

GÜLLÜ'NÜN KIZI TUĞYAN TUTUKLU

Şarkıcı Gül Tut (52), 26 Eylül'de Yalova'nın Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi'nde bulunan 6. kattaki evinin üzeri kapalı terasındaki pencereden henüz belirlenemeyen nedenle düşerek hayatını kaybetti.

Tut'un cenazesi, İstanbul'da toprağa verildi.

Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı, bir süredir teknik takipte tutuldukları öne sürülen Tut'un kızı Tuğyan Gülter ve olay günü aynı odada bulunan arkadaşı Sultan Nur Ulu, Ulu'nun babası Arif Ulu ile 2 kişi daha gözaltına alındı.

Gözaltına alınanlardan Tuğyan Gülter tutuklandı, Sultan Nur Ulu hakkında ise ev hapsi kararı verildi. Diğer 3 kişi ise savcılıktaki ifadelerinin ardından salıverildi.

GÜLTER’İN SAVCILIK İFADESİNDEN BAZI BÖLÜMLER BASINA YANSIDI

6 saat süren ifadesinde olay gecesi İstanbul’da olduğunu belirten Gülter, “Gece saatinde beni ablam aradı, çığlık atarak ‘Yağız koş, annem düştü, annem öldü diyorlar, koş.’ dedi. Ben telefonu kapattım. Manevi babam Emrah Erkut'u aradım, beni al dedim. O bana ‘Buraya gel birlikte gidelim, sakin ol, bu haberi kimden aldın’ dedi. Sonra ‘Allah büyüktür’ dedi. Ben araçla yanımda nişanlım Sena ile birlikte manevi babam Emrah Erkut'un evine aracımla gitmeye çalıştım, yolda kayboldum. Daha sonrasında alt katımızda oturan Murat isimli komşumuzu aradım. Olayı sordum. Annemin hayatta olup olmadığını sordum. Murat abi bana ‘buraya gelmen lazım’ oğlum dedi. Sonra tekrar sorduğumda başın sağ olsun dedi” dedi.

‘O GECE ANNEM CAMI KAPATMAK İSTEMİŞ OLABİLİR’

Gülter, annesinin o gece cam kenarında olmasının 3 sebebi olabileceğini belirterek şöyle konuştu:

Annemin o gün cam açık olmasına rağmen camın orada bulunmasının ancak 3 sebebi olabilir. Bunlardan birincisi açık olan camı kapatmak için olabilir. Çünkü dediğim gibi açık camdan korkardı, camı kapatmak istemiş olabilir. İkinci sebep belki gerçekten söylediği gibi kelebek gibi bir küçük böcek tarzı bir şey vardı, onu öldürmemek için camdan alıp atmak istemiş olabilir. Üçüncü sebep onu birinin cama bir şekilde götürmüş olmasıdır. Çünkü annem kesinlikle kendisi hiçbir sebep yokken o dar açık camın olduğu yere geçmez, oynamak isterse geniş alana geçmek ister. Benim ablam odada sürekli sigara içer. O yüzden cam sürekli açıktır. Annem sigara kokusunu sevmediği için genelde de ablama ‘Yine sigara kokutmuşsun odayı, camı aç.’ gibi şeyler söylerdi. Tuğyan'ın odasındaki Tuğyan'ın yatağı bir hafta önce aslında cama paralelmiş. Sonra yatağı cama dikey olarak koymuşlar. O olay anında olduğu gibi. Benim tahminim ablam deli yatar diye annem düşünüp yatağın o şekilde değiştirilmesini istemiştir. Annem yatağın o şekilde olmasına izin vermez.

‘ANNEM KERVAN’DAN NEFRET EDERDİ’

Ablasının eski nişanlısından annesinin nefret ettiğini belirten Gülter, “Annem Kervan'dan nefret ederdi. Bir kaç sebebi vardır. İlk sebebi Tuğyan'dır. Tuğyan hayatındaki erkek için etrafını siler. Herkesi karşısına alır. Kervan’la annem ilk tanıştıklarında araları iyiydi. Sonrasında bir şey oluyor. Annem bir gün sahnedeyken Kervan'ın amcası annemle tanışmak için en ön masaya gitmiş. Sahne kültüründe şöyle bir şey vardır; en ön masada oturan kişi paraları sayarak yeri attığı zaman o para sanatçı ve saz ekibine verilir. Yine böyle bir sahne esnasında Kervan’ın amcası en önde oturmuş para saçmış. Annem de bu esnada Kervan’ın amcasının yanına gidip ‘Hadi ver bakalım paran bittiyse post makinası getirin’ demiş. Bu olay nedeniyle Kervan ile ablam Tuğyan tartışmış. Hatta sonrasında Tuğyan arabanın içinden Kervan'la konuşurken annem Kervan'ın Tuğyan'a zarar verdiğini düşünerek Kervan’a ve arabasına zarar vermiş, arabanın plakasını bile hatırlıyordu. Sonrasında Kervan, Tuğyan'a ‘Annen seni para karşılığında sattı’ demişti. Ben üçü ile de görüşüp bu durumu düzelttim. Hatta ablam Tuğyan'a çekmiş olduğu mesajlarda mevcuttur. Bu olay sonrasında ablam pencereye çıkıp kendisini atmaya çalışmıştı. İntihar meselesi de budur. Ben daha öncesinde tarihini tam hatırlamadığım dönem ablamın Kervan'dan ikiz çocuğa hamile olduğunu annemden duymuştum. Ablam çocukları düşürdü mü yoksa hastanede aldırdı mı bilmiyorum ama hamilelik sürecini annemden bu şekilde duymuştum. Ablam Kervan'ı seviyordu. Ablamın intihar etme olayında ablam cama çıkıp anneme ‘Sen beni öldürdün, sen beni rezil ettin’ dedi” ifadelerini kullandı.

‘KERVAN İÇİN ANNEMİ ÖLDÜREBİLİR’

Alasının eski nişanlısı için annesini öldürebileceğini düşündüğünü belirten Gülter, “Ablam hayatındaki erkek için etrafını siler. Ablam Kervan'ı çok seviyordu. Annem Kervan'ın evli olması ve amcasıyla yaşadığı diyalog nedeniyle araları bozuktu. Tuğyan, Kervan için her şeyi yapabilir. Onun uğruna yapamayacağı şey yoktur. Daha doğrusu yaşadığı tüm ilişkilerde bu modda olur. Karşısındaki erkek için her şeyi yapabilir. Vebal almak istemiyorum ama Kervan için annemi öldürebilir. Çünkü ablam ilişki konusunda zayıf karakterli biridir. Kervan için her şeyi yapabilir. Daha önceki ilişkilerinde de böyleydi. Ablamla Bircan arasındaki ben ilk kez televizyondan öğrendim. Fakat ablamın Bircan'a yazdığı söylenen mesajları okuduğumda bunlar ablamın cümlesidir dedim. Bence net olarak Ablam bu mesajları Bircan'a net olarak atmış” dediği öğrenildi.

‘ABLAM YALAN SÖYLEYEN BİRİDİR’

Ablasının yalan söyleyen biri olduğunu belirten Gülter, “Şunu da söyleyeyim annemden de net olarak biliyorum Tuğyan geçmişinde uyuşturucu kullanmıştır. Annemin de uyuşturucuyu bıraktırmak için çok uğraştığını biliyorum. Tuğyan kendi beyanına göre bu uyuşturucuyu 5-7 sene önce bırakmış, ondan sonra hiç içmediğini söylüyor. Ancak ben şunu da söylemek durumundayım. Ablam çok yalan söyleyen biridir, 10 lafından biri yalandır. Çok yalan söyleyen biridir. Ben Tuğyan'ın Sultan'ı hiç yanından ayırmadığını fark ettim fakat bu ablamın genel huyudur. Yani ablam biriyle arkadaş olunca onu yanından hiç ayırmaz. İlişkilerinde de öyledir” dedi.

‘GERÇEK ORTAYA ÇIKSIN’

Gerçeklerin ortaya çıkmasını istediğini aktaran Gülter, “Gerçek nedir hala da bilemiyorum ancak gerçeğin ortaya çıkmasını istiyorum. Tuğyan olaydan sonra bana annemi ittim diye bir şey söylemedi, zaten böyle bir şey de konuşmadık hatta onu cezaevine perşembe günü gidersem böyle bir soruyu sorup sormayacağımı da bilmiyorum. Vereceğim cevaptan korkuyorum inşallah böyle bir şey yapmamıştır diye ümit ediyorum. Benim onların kaçma planları ile ilgili bir bilgim yoktur. Hatta kaçmayla ilgili ses kaydı medyaya düşünce ben de Tuğyan'a whatsapp’tan "Biraz önce öğrendim, bu Gürcistan, Fransa muhabbetleri ne, hayırdır, nereye kaçmayı planlıyorsun, niye?" diye yazdım. O da bana bir şey yazmadı, sonra ben onu aradım, kızdım, o da bana böyle bir kaçma planının olmadığını, ses kayıtlarının kesilip biçildiğini öyle servis edildiğini söyledi, ben de aslı varsa sen ver dedim. Ben size her konuda gerçeğin ortaya çıkması için yardımcı olmaya hazırım o yüzden benim telefonumu da inceleyebilirsiniz” dediği öğrenildi.