İHA

Türkiye sağlık sektöründe zorlu günlerini geride bıraktı...

Adana'nın Seyhan ilçesinde 16 Nisan 2008 tarihinde, Ahmet Gökoğlu (19), önceki akşam ilköğretim öğrencisi yeğeni İbrahim Yıldırım’ı (8) yardım etmesi için yanına çağırdı.

Gökoğlu’nun motosikletle götürmek istediği bir tüpgaz yere düşerek patladı.

Bunun ardından Gökoğlu ve Yıldırım yanarak yaralanırken, çevredeki evlerin camları kırıldı.

Ücreti ödeyemedikleri için rehin tutuldular

Yaralılar, yaşanan kazanın ardından özel bir tıp merkezine götürüldü.

Burada 230 TL'lik ön ödeme olmadığı için özel hastane yaralıların sevk olmasına izin vermedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan aileye destek çıktı

O dönem başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, duruma el atarak yaralılara sahip çıkmış ve hastane yaralıları rehin tuttuğu için bir hafta kapatılmıştı.

"Yandığımda çocuktum, şimdi askere gidiyorum"

O dönem 8 yaşında olan, şimdilerde 23 yaşına gelen İbrahim Yıldırım, 15 yıl önce yaşadığı dehşet anlarını anlattı:

O sırada çok ağır bir patlama yaşadık. Ben ve ağabeyimle birlikte özel hastaneye gittik. Sonra özel hastanede bize bakılmadı, tedavi yapmadılar. Ben ve ağabeyimi bir saat boyunca bizi acı çekerek beklettiler.

Hiçbir şey yapmadılar. O sırada Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bize bir haber göndererek bizi başka bir hastaneye nakletti. Nakledildiğim hastanede benim tedavim ve ameliyatlarım yapıldı. Cumhurbaşkanımız sağ olsun, Allah razı olsun, bütün tedavi sürecime kadar her şeyi o karşıladı.

O yaptı, o yardımcı oldu. O zaman 8 yaşındaydım, çocuktum. Şimdi 23 yaşındayım, askere gidiyorum. Cumhurbaşkanımıza yardımcı olduğu ve bana o kadar sahip çıktığı için bir teşekkür etmek istedim. İnşallah da bir araya gelip görüşmek isterim.

"Bizi rehin aldılar, duruma Cumhurbaşkanımız el atmıştı"

Özel hastaneye ilk girdiklerinde çok acı çektiklerini vurgulayan Yıldırım, şunları ifade etti:

Bütün derilerimize kadar acıyı hissediyorduk. O kadar kötü durumdaydık fakat bizi hastanede rehin aldılar. Hastane o zaman bizden bir ücret talep etmişti. O zaman parasıyla 230 TL'lik bir ücretti ama biz onu ödeyemedik.

Ödeyememekten kastım bir de daha tedavi etmeden, bir şey yapmadan bir ödeme istenmişti. O zaman bayağı bir yankı uyandırmıştı. Cumhurbaşkanımız bu duruma el atmıştı. Başka bir hastaneye nakledilmiştim ve hastanenin kapanmasını emretmişti.

"İyileştim askere gidiyorum"

Yaşanan tüp patlamasının ardından 2 yıl dışarıya çıkamadığına dikkat çeken Yıldırım, şunları kaydetti:

Güneş de görmemem gerekiyordu. Yanıklarım çok ağırdı. Kollarım falan hiçbir şekilde güneş görmemesi gerekiyordu. Çok zor zamanlar geçirdiğimi söyleyebilirim. Tedavi süreci ve zamanla bir şekilde ayağa kalktım. Bir şekilde okuluma falan tekrardan devam ettim.

Tedavi sürecinde Cumhurbaşkanımızla görüşmüştük. Hatta valilik binasına gelmişti. Orada da görüşmüştük. Ondan sonra telefonla da görüşmüştük. Cumhurbaşkanımızla bir araya gelip yüz yüze gelip ona bir teşekkür etmek isterdim. Çünkü kimsenin yapmadığını yaptı. O esnada bize sahip çıktı. O zamanın şartlarına göre yaptığı çok önemliydi.

Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)